Eylül 2014 - page 43

43
EYLÜL / EKİM
2014 • SAYI 234 •
PERSPEKTİF
yönelik faydalı bir adım olarak görülüyor. Size
göre İslami Sosyal Hizmet Derneği anlamında na-
sıl bir ihtiyaç söz konusu?
Alman İslam Konferansı’nda da vurgulandığı
gibi nihayetinde Müslüman sosyal hizmet kuru-
luşlarının tüm faaliyet alanlarında temsil edile-
ceği bir çatı kuruluşuna ihtiyacımız var. Bu tabii
yerel düzlemde başlayan ve gelişen bir süreç.
Örneğin şu anda belediyeler gençlik çalışmala-
rıyla ilgili meselelerde farklı kurumlarla değil,
sadece Caritas, Diakonie, AWO gibi derneklerle
hareket ediyor. Burada Müslüman cemaatlerle
kooperasyon eksikliği söz konusu.
Seküler bir hâmil tarafından sunulan sosyal
hizmetlerle, Hristiyan, Yahudi ya da İslam değer-
lerine dayanan sosyal hizmetler arasında nasıl
farklar var?
Yapılan hizmetin kalitesi açısından esasen
büyük farklar bulunmuyor. Buna karşın hizme-
tin dinî arka planı son derece önemli. Örneğin
anaokulu hizmetini ele alalım: Seküler bir ku-
rum için dinin bir rolü yoktur. Dine önem veren
kurumlarda ise durum tam aksinedir. Hristiyan
bir kurumda diğer herkesle birlikte yılbaşı, Noel,
Paskalya gibi tüm dinî bayramlar kutlanır. Müs-
lüman bir anaokulunda ise İslami takvim dikka-
te alınır. Din günlük yaşamın bir parçasıdır ve
dinî hassasiyeti olan kurumlarda bu anlayışa
uygun olarak sunulan hizmetlerin tam ortasın-
da dinin sabit bir yeri vardır.
Peki İslami değerlere dayanan sosyal hizmet
çalışmaları Alman toplumu için hangi yenilikleri
beraberinde getirir?
Mevcut büyük sosyal hizmet vakıflarının
karşılaşacağı bir takım yenilikler var. Örneğin
mevcut sosyal hizmet kuruluşları Müslüman
kuruluşların da kendi çalışma alanlarına yöne-
lik taleplerinin peşinden koşacaklarını hesa-
ba katmalı ve buna alışmalılar. Bu tabii ayrılan
bütçenin daha fazla organizasyon arasında pay-
laşılması anlamına gelecektir. Bu da rekabeti ve
belki de anlaşmazlıkları beraberinde getirecek-
tir. Ancak bu yenilikler olağan karşılanmalıdır.
İslam’ın kendi kaynaklarından beslenen ve Av-
rupa hukuk ve kurumsallaşma şekilleriyle uyumlu
olan bir sosyal hizmet çalışmasına dair önerileri-
niz nelerdir?
Bu soruyu cevaplamak zor. Bu, buradaki Müs-
lümanların nasıl bir yol izleyecekleriyle alakalı
bir mesele. Kurumsal yapı olarak birçok durum-
da toplum yararına çalışan dernekler yeterli. Bu
noktada İslam hukuku ile hiçbir şekilde bir ça-
tışma görmüyorum ben. Belki gelir kaynağı ola-
rak piyango türü şans oyunlarının kullanılması
sorun teşkil edebilir. Nitekim bazı Müslümanlar
bu tür kaynaklarla hiçbir suretle çalışılmaması
gerektiği görüşündeler.
Son olarak İslam dinî cemaatleri, serbest sos-
yal hizmet çalışmaları sistemine ne şekilde dâhil
edilebilirler?
İslam dinî cemaatleri önemli bir rol oynaya-
bilirler ve oynamalılar da. Cemiyetler anaokul-
ları ve gençlik merkezleri kurup işletebilirler.
Diğer alanlar için, mesela yaşlı bakımı alanında
bağımsız organizasyonlara ihtiyacımız var. An-
cak dinî cemiyetler bu organizasyonların idare-
lerinde de önemli fonksiyonlar icra edebilirler.
Bunun için düşünülebilecek çok sayıda model
mevcuttur.
1...,33,34,35,36,37,38,39,40,41,42 44,45,46,47,48,49,50,51,52,53,...68
Powered by FlippingBook