Gündem
PERSPEKTİF
• SAYI 233 • TEMMUZ / AĞUSTOS 2014
12
Ne Yapılabilir?
İslamofobi dindar, dini tatbik etmeyen ve
hatta laik kesimler dâhil bütün Müslümanla-
rı etkilemektedir. Buna karşılık olarak Müslü-
man kuruluşlar, STK’lar ve bireyler birlik içinde,
profesyonelce ve koordineli bir biçimde çalış-
mamaktadırlar. AB’deki Müslüman topluluklar
İslamofobi’yle siyasi, STK düzeyi, medya, dinî
cemaatler, akademi, iş toplulukları ya da AB
kurumlarında lobi faaliyetleri gibi pek çok alan-
da mücadele edebilirler. AB genelindeki bütün
Müslümanlara bu anlamda düşen bazı görevler
vardır:
• Siyasi partilere yerel, bölgesel, ulusal ve
AB düzeyinde katılım ile meselenin gün-
deme getirilmesi,
• Medya dünyasına gazeteci, yorumcu veya
kaynak sağlayan şahıslar olarak katılım-
da bulunulması,
• Bloglar, Facebook ve Twitter gibi sosyal
medya ortamlarında İslam’la ilgili yapı-
lan tartışmalara katılınması; televizyon
ve gazetelerle iletişime geçilmesi,
• Aktif STK’ların oluşturulması ya da mev-
cut olanlara katılımın sağlanması, bu yol-
la topluluklara sosyal meseleler üzerine
tavsiyeler verilmesi, profesyonel hizmet-
lerin sağlanması, bilgilendirici gazete ve
dergilerin ortaya konulması, yerel radyo
ve televizyon programlarının yapılması
ve Müslümanlarla toplum arasında kolay
anlaşılır bir bağlantı kurulması,
• Birçok ulusal ve AB kurumunda devamlı,
profesyonel ve anlaşılır bir dilde olmak
kaydıyla lobi faaliyetleri yürütülmesi,
• Müslüman topluluklar arasında spor, eğ-
lence, kültür, iş, politika ve dinî meseleler
gibi alanlarda iyi rol modellerin ortaya
konması ve teşvik edilmesi.
• Dinî duyarlılığın artırılmasının sosyoe-
konomik durumun iyileştirilmesi ve eği-
timle bütünleştirici şekilde bir arada yü-
rütülmesi,
• Her ne isim altında olursa olsun aşırılık,
şiddet ve terörizme karşı Müslüman top-
lulukların açık ve güçlü bir pozisyon ala-
bilmesi için yapılan lobi faaliyetlerinde
daha fazla şeffaflığın sağlanması,
• Medyayla, siyasetçilerle ve yetkililer-
le Müslüman azınlıkların ihtiyaçlarının
karşılanması için daha yakın bir çalışma
içine girilmesi,
• İnsan haklarının ilerletilmesi ve toplu-
mun refahı için dayanışmayı sağlayacak
olan kültürel çeşitliliğin Avrupa ve Müs-
lüman topluluklar için bir zenginlik oldu-
ğunun kabul edilmesi.
Özetle ulusal kimliği, etnik arka planı, dinî
hayat ve siyasi ideolojileri ne olursa olsun,
AB’deki Müslüman topluluklar kendi iyilikleri
için uyumlu ağlar oluşturmalı ve güçlü bir lobi
faaliyeti yürütmelidir.
*EMISCO (Avrupa Sosyal Birliktelik için Müslüman İnisiyatifi)
Genel Sekreteri olan Quraishy, 2007 yılından beri Irkçılığa
Karşı Avrupa Ağı (ENAR)’nın Danışma Konseyi Başkanlığını
yürütmektedir.
Eğer Müslüman topluluklar, sürekli
İslam karşıtı söylemlerde bulunan
popülist siyasetçilerin, ana akım
medya ve sosyal medyanın Müslü-
man toplulukları olumsuz bir biçim-
de ele almasını önlemek istiyorlarsa,
bir hareket planı hayata geçirmeli-
dirler.
©
Flickr.com/Abode of Chaos