OkuyucuMektupları
Yazı İşleri, gelen mektupları kısaltma
ve değiştirme hakkına sahiptir.
Okuyucu mektupları, dergi redaksi-
yonunun görüşlerini yansıtmamak-
tadır.
Bize görüşlerinizi bildirmek için:
Adres
Perspektif
Merheimer Strasse 229,
D-50733 Köln
Telefon +49 221 942 240 – 46 / 47
Fax
+49 221 942 240 21
e-posta
PERSPEKTİF
• SAYI 233 • TEMMUZ / AĞUSTOS
2014
6
Perspektif 232/2014
Zenginler, Japonlar ya da diğer toplulukların
paralel toplumu hiç tartışılmadı Avrupa’da. Pe-
ter Hockenholz, birkaç senedir yaşadığı Türkiye
için, “Buraya gömülmek istiyorum.” diyebiliyor-
ken, biz, dedelerimizin geldiği ve doğduğumuz
topraklara gömülmek arzusu taşımıyoruz. Bu-
nun nedeni karşılaştığımız çifte standartlar işte!
İlknur Ekinci, Berlin
HAZIRAN2014 |YIL20 |NR./SAYI232
AYLIKHABER-YORUMDERGISI
DilSınavıŞartı
AvrupaHukuna
Aykırı
s.
18
DinîCemaatlere
İmtiyazveŞeffafDin
Politikası
s.
10
OrtaAfrika‘da
Silinenİnsanlık
İzleri
s.
45
©
MatthieuAlexandre -
Caritas Internationalis
“Alman toplumundaparalel
toplumların
kaygıkonusu
hâlinegetiril-
mesinin sebebi
toplumsalyük
olgusudur.”
s.32
Anayasayı Koruma
Dairesi’nin IGMG
Politikasında Değişim
Gerçekten de IGMG’nin birçok
Anayasayı Koruma Dairesi tara-
fından artık izlenmemesi hiçbir
yerde infial yaratmadı. Normalde
tepkiler beklerdik; fakat ortada ne
İngiltere’deki okullara dair tar-
tışmaya, ne de Viyana’da İmam
Hatip okulunun kurulmasına dair
incitici iddialara benzer tepkiler
var. Hiç kimse kalkıp tek bir ke-
lime bile etmedi. Bunun nedeni,
yazıda “toplumsal gerçeklikler”
olarak nitelendirilse de bana ka-
lırsa burada devletin resmî görü-
şünün medyada veriliş tarzı etkili
oldu. Bunca zaman bu tarz bir
haber verme şeklinin zihinlerde
ne şekilde tahribat bıraktığı da
araştırılmalı.
Haluk İnal, Köln
Dil Sınavı Şartı Avrupa Hu-
kukuna Aykırı
ABAD’ın kararı ve dava ne zaman
sonuçlanacak? Eşim, Türkiye’den
gelebilmek için aylardır dil kur-
suna gidiyor. Açıkçası bir İtalyan,
İspanyol ya da başka bir Avrupalı,
evlendiğinde aile birleşimi ko-
Dinî Cemaatlere İmtiyaz
ve Şeffaf Din Politikası
“Alman Devleti, tüm dinlere ve
dünya görüşlerine eşit durmak
yerine İslam’ın entegrasyonuna
büyük kaynaklar harcamaktadır.”
demiş Sven Speer geçen sayıdaki
yazısında. Almanya’daki Alevi-
ler kendilerini Müslüman olarak
tanımlamamalarına rağmen (en
azından AABF’nin açıklamaları
bu yönde) Almanya İslam Kon-
feransı’na katılıyorlar. Alman-
ya Alevileri ve Müslümanların,
devletin din politikası ekseninde
yönlendirilmesiyle alakalı güzel
bir değerlendirme.
MeryemAydın, Bremen
nusunda sorun yaşamazken biz
Türklere görülen reva çekilir du-
rumda değil. Umarım Doğan’ın
açtığı dava herkese örnek olur.
Çağla Sağdıç, Leverkusen
Norveç’te Yasa Dışı Bir
Hayattan Beklentiler
Almanya’ya gelmek için Bin-
göl’den çocuklarıyla yola çıkan
birisinin hikâyesini dinlemiştim.
Dinlerken, anlatan kişi sanki Av-
rupa’ya değil de, dünyanın ücra
bir köyüne gelmiş gibi hissetmiş-
tim. Çünkü anlattıkları zihnimde,
güvensizlik, tehlike ve bilinmez-
likten oluşan bir resim oluştur-
muştu. Norveç’teki Jawad’ın hikâ-
yesini okurken de benzer şeyleri
düşündüm: Bu insanların kendi
ülkelerinden çıktıkları tehlikeli
yolculuk hiç bitmiyor. Botlarda,
sandallarda ya da havasız otobüs-
lerde ulaşabildikleri Avrupa’da
rahat etmiyorlar; bilakis asıl dert
o zaman başlıyor. Geldikleri ülke-
nin kendilerini dışlaması, arkada
bıraktıkları ailelerinin beklentile-
ri... Jawad ve onun gibilerin hikâ-
yelerini sıkça dile getirin ki, biz de
bu vesileyle tekrar tekrar sorum-
luluklarımızı hatırlayalım.
Gülfer Erkul, Hannover
Hindistan’da Ayrımcılık
İçeren Kanunlar
Hindistan’daki
Müslümanların
kast sisteminin içindeki durum-
ları çok orjinal bir tartışma ko-
nusu. Gandhi bile, Hindistan’daki
Müslümanların kast sistemi ta-
rafından nasıl zehirlendiğini fark
etmiş. Peki Müslümanlar, kast
sistemindeki ayrımcılığa değil de,
toptan kast sistemine karşı bir
şeyler yapamazlar mı?
Mehmet Yavuz, Berlin
Gündem
PERSPEKTİF
• SAYI 232 •
HAZİRAN 2014
14
AnayasayıKorumaDairesi’nin
IGMGPolitikasındaDeğişim
HamburgAnayasayı KorumaDairesi, IGMG’nin takip edilmesi konusundabir
yumuşamaolduğunu,geleceksenede IGMG’nin takip listesinden tamamençı-
karılacağınıaçıkladı.Buaçıklamamanşetlerde, “IGMGanayasayadüşmande-
ğil.”şeklindekarşılıkbuldu.Pekibugelişme,hemAlman toplumuhemde IGMG
cemiyetleri içinneanlamageliyor?
ENGIN
KARAHAN
»
IGMG, kuruluşundan beriAnayasayı Koruma
Dairesi’nin gözlemi altında bulunuyordu. 2008
yılındakiAnayasayıKorumaRaporu’nda yer alan
ifadeler,bu takibinnedenini şöyle belirtmektey-
di: “İslam ToplumuMillî Görüs e.V. (IGMG) Al-
manya’da en çoküyeye sahip İslamcı kuruluştur.
IGMGkendisinientegrasyonyanlısıveözgürlük-
çü demokratik temel düzenin esaslarına daya-
lı bir kuruluş olarak göstermeye çalışmaktadır.
Ancak dinî ve kültürel kimliği güçlendirme ve
Alman toplumunaasimilasyonuengellemeama-
cına yönelik faaliyetleri,Almanya’da İslamcı bir
çevrenin oluşmasını ve genişlemesini destekler
mahiyettedir.”
1
“Türkiye’de laikdüzeniyıkmak”gibi ithamlar-
dan, “paralel toplumlar” ve “uyumu engelleme”
Gündem
PERSPEKTİF
• SAYI 232 •
HAZİRAN 2014
16
Gittikçe hızlanan ürün,hizmet, bilgi ve in-
sanakışı içindeyaşıyoruz.Küreselekonominin
katılımcıları olarak yeni değerler, yeni başarı
standartları ve yeni beklentiler oluşturuyoruz.
Fakat beklentiler, sadece aile, yerel ya da dinî
topluluklar ve devlet ile ilişkilerden ibaret de-
ğil.Temelini küresel ekonomiden alan beklen-
tiler gittikçedahaönemlibirhâl alıyor.
Avrupa’daki yasa dışı göçmenlerin günlük
hayatları da bu bağlamda anlaşılabilir. Eğer
küreselleşme,küreselakımlarla ilişkilibirkav-
ram olarak nitelendirilirse, yasa dışı göçmen
olmak da akıntıya karşı kürek çekmek demek-
tir. Yasa dışı göçmenler günlük hayatlarında
birbiriyle çelişen birçok zorlukla karşı karşıya
kalırlar. Pek çok kişi, yasa dışı göçmenlerin
çeşitli beklentileri karşılamalarını beklerken,
diğer taraftan göçmenlerin bu beklentileri ye-
rine getirmeleri için gerekli tüm imkânlar en-
gellenmekte ve ellerinden alınmaktadır.Dani-
markalıAntropologHenrikVigh’ın da isabetle
belirttiği gibi yasa dışı göçmenler, “kültürel
olarak kendilerinden beklenen ile sosyal ola-
rak mümkün olanın birleştirilemez ayrılığı”
içindedirler.
22 yaşındakiAfganistanlı Jawad’ınhikâyesi
de bu birleştirilemez ayrılığı ortaya koyuyor.
Afganistan’ın güneyindeki bir köyde yaşayan
Jawad’dan ailenin en büyük oğlu olarak aile-
ye katkıda bulunması beklenmekteydi; fakat
Jawad’ınelindebunuyapmak içinçokaz imkân
Norveç’teYasaDışı
BirHayattanBeklentiler
Dünyaüzerinde, yaşadığıülkeden savaş,açlık ve kuraklıkgibinedenlerleayrıl-
mak zorunda kalan,diğerülkelere ilticaeden yadabulunduğuülke içerisinde
yerdeğiştiren45milyon insanvar.Ayrıcabunlaraekolarak,Lampedusagibi fe-
laket limanlarıüzerindenAvrupa’yavedolayısıyladaha iyibiryaşamaulaşma-
yaçalışan insanlarbulunuyor.Jawad,kaydıtutulmayanbuonbinlerarasından
yalnızcabiri.
HALVARANDREASSEN
KJÆRRE
*
»
bulunuyordu. Jawad13yaşınageldiğindeailesi
onu Avrupa’ya yolladı. Ailenin bunu yapma-
sının ilk nedeni sürekli devam eden çatışma-
lardan oğullarını kurtarmakken,aynı zamanda
bu şekilde aile, oğullarının iyi bir eğitim ala-
rak iş sahibi olmasını ve ailesine para yolla-
masını sağlamak istiyordu. Çetin bir yolculuk
sonunda Jawad Türkiye’ye varmış ve buradan
da İtalya’ya geçmişti. Jawad’ın seyahati, cinsel
istismarvebirçokmahrumiyet içerenüzücübir
hikâyedir ve Jawad seyahati esnasında yapmak
istemediği birçok şeyi yapmak zorunda kaldı-
ğını söylemiştir.
Bunlardan kurtulmak için Jawad, pek de
yasal olmayan bir “paket”i İtalya’dan Alman-
ya’ya taşıyarak Almanya’ya geçmiş, bir yılın
sonunda ise amcalarından birkaçınındahaön-
ceden oturma izni almaya çalıştığı Norveç’e
ulaşmıştı. 2 yıl boyunca Norveç’te bir iltica
kampında kalmış, fakat sonunda 2010 yılında
ilticası reddedilmişti ve kendisine, 18 yaşına
kadar“gönüllü”olarakülkesine geridönmezse
sınırdışı edileceği söylenmişti.
Geri dönmek, Jawad için bir seçenek değil-
di. O da Avrupa’daki çeşitli ülkeler arasında
seyahat etmeye devam etti.Amcasının yanına
ise, başarılı olamadığı için ve seyahati boyun-
ca yapmak zorunda kaldığı şeylerden dolayı
duyduğu utanç sebebiyle geri dönemedi. Üs-
telik, kaçakçılara hâlâ borcu olmasına rağmen
çalışma izni de yoktu.Dolayısıyla ancak yasal
15
HAZİRAN 2014 • SAYI 232 •
PERSPEKTİF
gibi tabirlere kadaruzanan bu gözlem,Hamburg
AnayasayıKorumaDairesi’nin IGMG’yiartık izle-
meyeceğiniaçıklamasıylafarklıbirboyutataşındı.
NitekimHamburgAnayasayıKorumaDairesi’nin
açıklamasıAşağı Saksonya İçişleri Bakanlığı ta-
rafından da tasdik edildi: Kurumun bütününün
“İslamcı” başlığında listelenemeyeceği 2013 ta-
rihli Anayasayı Koruma Raporu’nda belirtildi.
GelecektedeAşağıSaksonya’da IGMG’nineyalet
derneklerinin izlenmesi konusu yeniden gözden
geçirilecek.Diğer eyaletlerde de
IGMG’nin Anayasayı Koruma
Daireleri tarafından izlenmesi
daha yüksek bir sesle tartışı-
lacak gibi gözüküyor. Burada
açıkça şu durum ortaya çıkmak-
tadır: IGMG’nin izlenmesi ve
Anayasayı Koruma Dairelerinin
raporlarında isminin geçmesi
uzun sürmeyecektir. Uzun yıl-
lardır dillendirilen IGMG’nin anayasal değerle-
re ve anayasaya düşman olduğu iddiası giderek
zayıflayacaktır. Öte yandan Anayasayı Koruma
Dairelerinin IGMG’yi izlemelerine imkân tanıyan
hukuki çerçevenin demeşru sınırları aşma nok-
tasınageldiğigözönünealındığındabugelişme-
ninaslındagecikmeliolduğuortaya çıkmaktadır.
Dikkat çeken bir diğer şey iseAnayasayı Ko-
ruma Dairelerinin bahsedilen konu hakkındaki
açıklamalarının kamuoyu tarafından nasıl kar-
şılandığıdır. IGMG’nin artık izlenmeyeceğinin
açıklanmasına karşıneredeysehiçbir eleştiridil-
lendirilmemiş, eğer birkaç karşı çıkış olduysa da
bunlarkendileriniaçıkçaİslameleştirmeniolarak
tanımlayan çevrelerden gelmiştir. Fakat bunun
dışında herhangi bir telaş görülmemiş, bilakis
IGMG’nin gözlem listesinden çıkarılacağı sakin
ve sessiz bir şekilde duyurulmuştur. Bu sakinli-
ğinnedenini,AnayasayıKorumaDairesi’nin top-
lumsal tecrübeyeeşliketmesigerekirken,mevcut
toplumsal tecrübeninarkasındaağıraksak ilerle-
diği gerçeğinde aramak gerekmektedir.Uzun za-
mandır IGMG hakkında hazırlanan raporlar, ele
alınışbiçimiaçısındanbirçok sivil toplumaktörü
tarafından sorgulanmıştır.Zira IGMG’nin şimdi-
yekadarAnayasayıKorumaRaporlarındaki tasvir
ediliş şekli,geçmişte sıkışıpkalmışbirmasalha-
vasındagerçekleştirilmiştir.IGMG’ninfaaliyetleri
1
FederalAnayasayıKorumaDairesiRaporu2008,S.178
raporlarda hiç dile getirilmemiştir bile. Bunun
yerine IGMGdışındaki,hattaTürkiye’nin iç gün-
demiyle ilgili gelişmeler ve ifadeler IGMG’ye at-
fedilmiştir.
Gerçekte IGMG’ye ait olan ve özellikle genç
Müslümanları ilgilendiren ifade ve etkinlikler
raporlarda yer almamıştır.Hâlbuki cemiyetlerde,
bölgelerdeyadaGenelMerkez’deki IGMG,bir İs-
lami cemaatolarakMüslümanlaradinîhizmetler
ve dinî altyapı çalışmaları sunmaktadır. Rapor-
lardaesamesibileokunmayanbu IGMG’nin tem-
silcileri ve idarecileri diğer toplumsal aktörlerle
buluşmakta,bu aktörlerle yaptığı iş birliklerinde
eleştirel, fakatgüven veren vegüvenduyulanbir
partner olarak hizmetlerine devam etmektedir.
Toplumsal aktörlerle buluşmaların gerçekleşti-
ği zamanlarda da IGMG’yi güvenilir bir partner
olarak gören herkes, IGMG hakkında bir intiba
edinmek için Anayasayı Koruma Dairesi rapor-
larının güvenilir araçlar olmadığını yüksek sesle
dile getirmişlerdir.Bu raporlar IGMG’yi tanımak
için kaynak olarak değil,bilakis ortak çalışma ve
katılımıkeyfîolarakengelleyenaraçlarolarakgö-
rülmüştür.
IGMG’nin isminin raporlardageçmeyeceğinin
açıklanması bu nedenle şaşırtıcı değil, gecikmiş
bir gelişmedir. Bu gelişme IGMG cemiyetlerinin
toplumsal katılımını kolaylaştıracaktır. Toplu-
mun tamamı göz önüne alındığında daMüslü-
mancemaatlerleortakçalışmalaryapmak isteyen
aktörler için,etkin vemeselelereMüslümanların
hakları çerçevesinde yaklaşan güvenilir bir part-
ner imkânıdoğmuştur.Budurum elbetteMüslü-
manların toplumakatılımınıolumluetkileyenbir
gelişmeolacaktır.
Bütün bu gelişmelerle IGMG cemiyetlerinin
sorumluluğu da artmaktadır. IGMG cemiyetle-
rinin katılımını engelleyen birçok bariyer yavaş
yavaş kaldırılmaktadır. Cemiyetler böylece hem
yeni imkânlara,hemdeyüksekhedeflernoktasın-
daki iddialarına ulaşma konusunda yeni bir teş-
viğe erişebileceklerdir.Bu gecikmiş gelişmelerin
ardından IGMG cemiyetleri, topluma, değerlerin
olumlu etkilediği bir katkı sunma konusundaki
iddialarını yerine getirip getirmemeleri nokta-
sındayenibirsayfa ilekarşıkarşıyakalacaklardır.
17
HAZİRAN 2014 • SAYI 232 •
PERSPEKTİF
*Norveç’te iltica başvurusu reddedilen göçmenler hakkın-
da araştırma yapan Kjaerre, yasa dışı ve düzensiz göç ko-
nularında Bergen Üniversitesi‘ndeki çalışmalarına devam
etmektedir.
olmayan yollardan para kazanarak borcunu
geri ödeyebilmişti. Böylece yaşamak için ka-
çakçılık işine devam etmekten başka çaresi
kalmadığını anlamıştı.
Jawad şu anda haşhaş ticareti ve kuzey
Avrupa’ya ulaşmaya çalışan Suriyelimülteci-
lerin kaçakçılığını yapıyor. Bu işi hiç sevme-
miş, lakin birçok göçmenin yaşamak zorunda
kaldığı bir tecrübeden; diğerlerine ve diğerle-
rinin beklentilerine bağlı yaşamaktan kısmen
kurtulmuş ve özgürlüğünü kazanmış. Ancak
konaklama konusunda hâlâ arkadaşlarına ba-
ğımlı.
Jawad’ın hikâyesi istisnai bir örnek olarak
algılanabilir, lakin gözlemlenen çoğu yasa dışı
göçmenin ana sıkıntısı, insanların beklenti-
lerini karşılamak konusundaki sıkıntılarıdır.
Örneğin Jawad için Yaratıcısının beklentile-
ri de son derece önemliydi. İçine düştüğü iş-
lerin ardından affedilmek için dualar etti ve
bir daha asla haşhaştan daha etkili bir uyuş-
turucunun ticaretini yapmayacağına dair Al-
lah’a yemin etti. Buna ek olarak, kendisiyle
aynı durumda olan diğer insanların beklen-
tilerini karşılamak içinmücadele etti.Her ne
kadar parası olmasa da pahalı ayakkabılar,
kıyafetler, şapkalar ve telefonlar almak için
çok para harcadı. İtibar sahibi olabilmek için
daha önceden belirlenmiş olan küresel eko-
nominin standartlarına uygun bir şekilde dav-
ranmaya çalıştı. Ancak hem Norveç’te hem
de İtalya’da bölge halkının beklentilerini ve
ideallerini karşılamak onun içinhâlâ imkânsız
gibi görünüyor.
Jawad’ınesaskavgası iseailesininbeklenti-
lerini karşılayamamasından kaynaklanan vic-
dan azabıydı.Avrupa’da karşılaştığı zorlukları
ailesine anlatmamıştı, çünkü onların daha zor
durumda olduklarını düşünmüş ve onları ken-
di problemleriyle sıkmak istememişti.Ailesini
hayal kırıklığına uğrattığını düşünüyordu.Pa-
radoksal olarak aslında Avrupa’da kalmasının
esas sebeplerinden birisi de, ailesine yardım
edebilmekti. Başlarda, ailesine para gönder-
meyi denemişti; ama şimdi ailesi ile bağının
tamamen koptuğunu düşünmekteydi. Çünkü
sıkıntılıbirdönemgeçirmiştivebirmüddetai-
lesinepara yollayamamıştı.
Jawadvediğer tümyasadışıgöçmenler için
günlük hayat, çoğunlukla günlük beklentiler-
denmüteşekkildir. Daha doğrusu, bu hayatın
enbelirginveüzücükısmıgenellikle insanların
çeşitlibeklentilerinikarşılayamamaktır.Karşı-
lanamayan ve karşılanamadıkça acı bir düğüm
hâline gelenbeklentiler isehem Jawadhemde
diğer tüm yasa dışı göçmenlerin Avrupa’daki
günlükhayatlarınınparçasıhâline gelmiştir.
İlticabaşvurusu reddedilengöçmenlerinmültecikampı ileNorveç’inyakınlarındakibirköyarasındakiyürüyüşleri
11
HAZİRAN 2014 • SAYI 232 •
PERSPEKTİF
DinîCemaatlereİmtiyaz
veŞeffafDinPolitikası
SVEN
SPEER
*
»
Devletin dinî cemaatlere karşı konumu, tarafsızlık ilkesiyle belirlenmiştir. Fakat
buna rağmen Alman devleti tarafından dinî cemaatlerin kendilerini konum-
landırmalarını da etkileyen bir teşvikmekanizması uygulanmaktadır. Bu tarz
bir politikaya karşı önerilen alternatifler arasında ise Şeffaf Din Politikası
bulunmaktadır.
Gündem
PERSPEKTİF
• SAYI 232 •
HAZİRAN 2014
10
AşırıSağ,APSeçimlerinde
İlerlemeKaydetti
AvrupaParlamentosuSeçimlerisonaerdi.Seçimlerekatılımdayüzde43,09’lage-
çen seçimlerdekikatılımoranınakıyaslaçokufakbirartışgörülürken, seçimler-
dençıkanenönemlisonuçaşırısağpartilerinkaydettiği ilerlemeydi.
Avrupa’dauluslarüstüyapılanmayı,yaniAvru-
paBirliğifikrinisavunmayan,Avrupakarşıtı,İslam
düşmanıveaşırısağpartilerAvrupaParlamentosu
Seçimlerinde büyük ilerleme kaydetti.Bu durum,
özellikleUlusalCephe’ninengüçlüpartiolduğuve
herdört kişidenbirininoyunu aşırı sağcılara ver-
diğiFransa’dasiyasibirdepremetkisiyarattı.Bir-
leşikKrallık’ta iseyineaşırı sağcıUKIP,seçimden
en güçlüpartiolarak çıktı.Danimarka,Avusturya
veAlmanya’daaşırı sağolaraknitelendirilenpar-
tilerdekaydadeğerartışlareldeettiveparlamen-
toya çok sayıdamilletvekili gönderme imkânına
kavuştular. Parlamentoda çoğunluğa sahip olan
muhafazakarlar (EPP-AvrupaHalk Partisi Fraksi-
yonu) parlamentodaki çoğunluk olma özellikleri-
nikorurken,sosyaldemokratlarve sosyalistlerde
(S&D-Sosyalistler veDemokratlar İlerici İttifakı)
AvrupaParlamentosundaençoksandalyeyesahip
ikinci fraksiyon olarak kaldı.Önümüzdeki aylar-
da bu iki fraksiyonun liste başı adayları olan Je-
an-Claude Juncker (EPP) veMartinSchulz (S&D)
Avrupa Komisyonu Başkanlığı için yarışacaklar.
Juncker,seçimsonuçlarınınaçıklanmasınınardın-
dan parlamentodaki en güçlü fraksiyonun deste-
ğinidearkasınaalarakKomisyonBaş-
kanlığı için en uygun adayın kendisi
olduğukanısında.ÖteyandanSchulz,
Avrupa solu ile koalisyon oluşturarak
Komisyon Başkanlığına seçilmek ar-
zusunu taşıyor.KomisyonBaşkanının
kim olacağı sorusu,bir süre daha be-
lirsizliğinikoruyacak.
Avrupa genelinde seçimlere katı-
lım oranın 0,09 oranında yükselme-
sine rağmen hâlâ her iki seçmenden
birinin oy kullanmadığı göz önüne
alındığında Avrupa Parlamentosu Seçimlerinde
kaybedenin Avrupa vatandaşlarının katılımı ol-
duğu ortada.Öte yandan CSU’nun kaybettiği oy
oranları incelendiğinde, Türkiye’nin AB’ye tam
üyeliğine karşı yürüttüğü seçim kampanyası fay-
dalı olmamış gibi görünüyor. Hollandalı İslam
karşıtı GeertWilders’in aşırı sağ PVV partisi ise
Hollanda’da en güçlü parti olmayı başaramadı.
Ayrıcabuseçimler,PVV’nin ilerlemekaydetmedi-
ği tekseçimolmaözelliğini taşıyor.
YeniAvrupaParlamentosunu bekleyen görev-
lerarasındanbiridikkatçekiyor:Aşırı sağ,Avrupa
karşıtları ve İslam düşmanları artık görmezden
gelinemez. Sessiz kalmak ya da etkin olmayan
cümleler kurmak artık aşırı sağla mücadelede
fayda sağlamamaktadır.Bunedenlemilletvekille-
ri, artık bu tarz hareketlere daha açık bir şekilde
karşı çıkmak ve aşırı sağın ilerleyişinidurdurmak
zorundadır.
YeniAvrupaParlamentosu
28Ülke |751Sandalye
EPP:AvrupaHalkPartisiFraksiyonu
213
S&D:SosyalistlerveDemokratlar İlerici İttifakı
190
ALDE:Avrupa İçinLiberalveDemokratlarBirliği
64
Greens/EFA:YeşillerveHürAvrupaFraksiyonu
52
ECR:AvrupaMuhafazakarveReformcuPartilerBirliği
46
GUE/NGL:AvrupaBirleşikSolu /NordikYeşilSol İttifakı
42
EFD:ÖzgürlükveDemokrasiAvrupasıFraksiyonu
38
Bağımsız
106
Sandalye
Kaynak:AvrupaParlamentosu (27.05.2014 tarihli sonuçlar)
AKIF
ŞAHIN
»