46
Dünya
PERSPEKTİF
• SAYI 230 •
NISAN 2014
Rusya’nın Kırım’ı işgalinde kullandığı ana ar-
güman Kırım’ın yaklaşık yüzde 60 oranında Rus
nüfusa sahip olması ve geleneksel olarak Rusya
yanlısı olan halkını koruma isteğiydi. Ancak bu
bölgede yaklaşık yüzde 12 oranında Türkçe konu-
şan, Müslüman ve çoğunlukla Rusya’nın işgaline
karşı olan Kırım Tatar nüfusu da bulunmaktadır.
Kırım Tatarlarının toplumsal hafızasında Rusya,
Kırım’ı işgal edip Kırım Hanlığı adındaki devletle-
rini, kültürlerini ve dillerini yok eden bir devlettir.
Ayrıca şu anki Rusya, Tatarların tarihindeki en tra-
jik olaylardan biri olan 1944 sürgününden ve son-
rasındaki vatana dönme yasağından sorumlu olan
Sovyet Rejimi ile paralellik göstermektedir.
Dünyanın dört bir yanındaki birçok uzman,
Rusya’nın Kırım’ı işgal etmesinin nedenlerini tar-
tışmaktadır. Ancak ortak yorum, Rusya’nın Rusça
konuşan nüfusu savunma açıklamasının, jeopoli-
tik amaçları için bir bahane olduğudur. Esas ne-
denlerin jeopolitik, stratejik ve ekonomik olduğu
düşünülmektedir. Uzmanlar Rusya’nın Abhazya,
Güney Osetya ve Transdinyester’de daha önce
uyguladığı politikalar göz önüne alındığında
Kırım’da yaşananların bunlar ile benzerlik taşıdı-
ğına dikkat çekmektedir. Bahsedilen bu bölgelere
haritada bakarsak bunların Rusya için “savunma
kemeri” olarak adlandırılan bir hat oluşturduğu-
nu görebiliriz. Ayrıca Ukrayna ile yapılan deniz
üssü kiralama anlaşmasıyla Kırım’da konuşlanmış
Rus Karadeniz Filosu bulunmaktadır. Ancak Kı-
rım Rusya’nın eline geçtikten sonra bütün Kırım
potansiyel olarak ücretsiz deniz üssü olacaktır.
Buna ek olarak yapılması planlanan Rusya-Avru-
DR. YULIYA
BILETSKA
*
»
Rusya ile Ukrayna’nın Güç
Savaşı Arasında Kırım Tatarları
2013’ün sonundan beri bütün dünyanın gözü önce Avrupa Birliği (AB) ile bü-
tünleşme isteğiyle başlayıp daha sonra hükümetin istifasına odaklanan ve
Kiev başta olmak üzere birkaç şehirde yaşanan protesto gösterilerinden dolayı
Ukrayna’nın üzerindeydi. Ancak Rus askerlerinin Kırım’ı işgalinden sonra dün-
yanın odağı Kırım’a kaydı.
pa gaz boru hattının Kırım üzerinden geçmesinin
maliyeti azaltacağı belirtilmektedir. Kırım’ın kıta
sahanlığında bulunan gaz yatakları da ek neden-
lerden sayılabilir.
Uzmanlara göre işgalin ana nedeni jeostrate-
jik hedefler olarak gözükse de bir başka nedeni
de Putin’in kişiliğinden kaynaklı sert yanıt verme
eğilimidir. Bu sert yanıtın arka planında da Ukray-
na’daki AB yanlısı Meydan gösterilerinin, bu gös-
terilerdeki özgürlük isteği ve diktatöryal yönetime
karşı çıkma akımının Rusya’ya sıçrama endişesi
yatmaktadır.
Her durumda ne Ukrayna ne de dünyadaki ak-
törler 16 Mart 2014’te Kırım’ın statüsü ile ilgili
gerçekleştirilen referandumu Ukrayna ve Kırım
anayasalarına uygun olmadığı için geçerli gör-
memekte ve çıkan sonucu kabul etmemektedir.
Referandum öncesinde de sonucun aslında çok
da önemli olmadığı belliydi. Zira Rus askerlerinin
Kırım’a yayılması, Kırım’ı ana karaya bağlayan
berzahta silahlı grupların Kırım’a giriş-çıkışları
denetlemesi, Ukrayna TV kanallarının Kırım’da-
ki anten yayınlarının kesilmesi ve yerlerine Rus
kanallarının yayınlanması, Kırım’ın referandum
kararından sonra Ukrayna’nın merkez seçmen
bilgileri sistemine erişimi kapatması, referandum
tarihinin kısa süre içinde üç kez değiştirilmesi ve
karar tarihinden 10 gün sonraya alınması, referan-
duma uluslararası gözlemci ve gazetecilerin kabul
edilmemesi gösterilebilir. Bu koşullar altında sağ-
lıklı bir referandum yapılamayacağı önceden de
bilinmekteydi.
Dünya kamuoyunun referandumu tanımaması