PERSPEKTİF
• SAYI 227 •
OCAK 2014
46
Dünya
II. Katerina’nın yönetim devri (1762-1796),
devlet ve azınlık olan Müslümanların karşı-
lıklı ilişkilerinde dönüm noktası olmuştur. Bu
zamana kadar Rusya’da periyodik olarak Rus
olmayan milletleri Hristiyanlaştırmak için uğ-
raş verilmiştir, ayrıca çok sayıda dinî azınlığın
zorla vaftiz edildiğini de biliyoruz. II. Katerina,
bu faaliyetleri durdurmakla kalmayıp, Müslü-
manların yaşadıkları bölgelere dinî özgürlük
vermiş ve aile kanunundaki bazı meselelerin
şariata göre idare edilmesine izin vermiştir.
Hükümet ve Müslümanların karşılıklı ilişkileri
de Orenburg Müslüman Ruhani Meclisi tara-
fından sağlanmıştır.
Günümüzde Müslüman Diyanet Yönetimi,
yerel Müslüman dinî kuruluşları birleştirmekte
ve onları yönetmektedir; cami, medrese, İslam
Üniversiteleri, İslami sosyal merkezlerin inşa-
atlarını ve işletmelerini gerçekleştirmekte, hac
organizasyonu yapmaktadır. Biz, imamların ve
din dersi müfredatlarının hazırlanmasını ve
Müslümanlara dinî kitapların tedariğini sağla-
maktayız. Bunun dışında Diyanet Yönetimi’nin
görevi, sadece Rusya Müslümanlarının ahlaki
terbiye ve sosyalleşmelerini sağlamak değil,
laik devlet yönetimi ile karşılıklı ilişkilerin yü-
rütülmesi ve 25 milyonluk Rusya Müslüman
nüfusunun çıkarlarını korumaktır. Biz bunu,
devletle dinî gruplar veya devletle İslam diya-
loğu olarak adlandırıyoruz.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in
225. kuruluş yılı etkinliklerine katılmasını
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Rusya Müslümanları Putin’e büyük saygı
duymaktadır. Çünkü, özellikle onun Cumhur-
başkanlığı yaptığı dönemde Rusya, İslam İş-
birliği Organizasyonu’na gözlemci olarak üye
olmuştur, Çeçenistan’daki kanlı savaş yine
oradakilerin kendi ruhani liderlerinin etkisi ile
sona ermiştir. Bu anlamda büyük İslam kuru-
luşlarının liderlerinin Cumhurbaşkanı ile gö-
rüşmeleri bir gelenek hâline gelmiştir. Bu tür
görüşmelerde biz müftüler, Rusya Müslüman-
larını ilgilendiren sorunları dile getiriyoruz.
Biz, devletin, Müslüman cemaatin problem-
lerinin çözümü ile ilgilendiğini hissediyoruz.
Rusya’daki siyasi yönetim de, özellikle Kuzey
Kafkasya’da olmak üzere Rusya’da radikal-
ler tarafından ne kadar çok müftü ve imamın
katledildiğini görüyor. Ekstremistler, imamları
düşman olarak kabul ediyorlar, çünkü biz dü-
zene ve seçilmiş yönetime uyma taraftarıyız.
Ülkedeki İslam İlahiyat Okullarının du-
rumu nasıl? Putin, görüşmede Rusya’daki
İslam İlahiyat Okullarının yeniden canlan-
dırılması gerektiğini söyledi. Bu konuda
devletin desteği ne boyutta?
Putin’in insiyatifi ile Rusya Müslümanları-
nın geleneklerine uygun bir ilahiyat eğitiminin
yeniden canlandırılması için birkaç sene önce
devlet programı hayata geçirildi. Bunun amacı,
bizim kendi ülkemizde genç kuşakları eğitebi-
lecek düzeyde kaliteli imam ve din adamının
yetiştirilmesini sağlamaktır. Ayrıca devlet ta-
rafından oluşturulan bir fon, İslami camiaya
sosyal açıdan getiri sağlayacak projelere destek
sağlıyor. Dolayısı ile bizim devletle olan karşı-
lıklı işbirliğimiz olumlu olarak gelişmektedir.
Şu sıralarda Moskova’nın tam merkezinde 1904
senesinde inşa edilmiş olan Moskova Merkez
Camisi’nin restorasyonu yapılmaktadır. Burada
Putin’in bu projeyi onaylamış ve desteklemiş
olması ve bunun sonucunda Moskova’da, Avru-
pa’daki en büyük camilerden birinin yapılma-
sının önemini vurgulamak gerek.
Ufa’daki görüşme, Moskova’daki Müslü-
man azınlığın hedef alındığı saldırılar son-
rasında gerçekleşti. Bu olaylar görüşmeye
nasıl yansıdı ve ülkedeki ırkçılık ve etnik
çatışmalara karşın siz nasıl bir tutum sergi-
liyorsunuz?
Rusya’da, Avrupa’nın genelinde olduğu gibi,
sağ politik hareketler ağırlık kazanmaya başladı.
Avrupa’da olduğu gibi, Rusya’da da bazı siyasi-
ler, seçmenlerin sempatisini toplamak için göç-
menlere, Kafkasya kökenlilere ya da İslam’a kar-
şı sloganlar kullanıyorlar. Siyasetçilerin, mevcut
sosyal ve ekonomik sorunların nedeni olarak
Müslümanları, özellikle göçmen Müslüman-
ları gösterme teşebbüslerini görüyoruz. Kısa
bir zaman önce bu tür partilerin birinin lideri
olan Vladimir Jirinovskiy, Kuzey Kafkasya’yı di-
Biz düzene
ve seçilmiş yönetime
uyma taraftarıyız.