Background Image
Previous Page  22 / 68 Next Page
Basic version Information
Show Menu
Previous Page 22 / 68 Next Page
Page Background

Gündem

22

PERSPEKTİF

• SAYI 235 • KASIM

2014

11 Ağustos Pazartesi günü camimiz

22:40 sularında ateşe verildi. Olay yerine

gelen itfaiye 30 kişilik bir ekiple yangını

ancak bir saatte söndürebildi. İtfaiye yetki-

lileri cami yönetimi ile veya 1980’den beri

Mevlana Camii’nin bağlı olduğu Eyalet Dinî

Cemaati Berlin İslam Federasyonu’yla olay

hakkında irtibata geçmeyi gerekli görme-

diler. Üstelik yangının olduğu gece itfaiye

ekibinin sorumlusuna camiye ne olduğunu

soran cami başkanı itilerek uzaklaştırıldı.

Olayın gerçekleştiği gecenin sabahında ca-

miye ne olduğuyla ilgili bilgi almak istedi-

ğimde güvenlik şeridinin arkasına geçmem

söylendi. Avukatımız Orhan Şahin, durumla

ilgili bilgi almak istediğinde ise yine teh-

ditvari bir şekilde polis tarafından etrafı

çevrilerek uzaklaşması istendi. Avukatımız

yalnızca vakanın dosya numarasını almayı

başarabildi.

Geriye dönüp bakınca yangının gerçek-

leştiği o gece cami yetkilileri camiye yaklaş-

tırılmayıp olay karanlıkta bırakılırken, basın

mensuplarının cami bahçesine girip fotoğ-

raf çekmelerine izin verilmesi oldukça garip

görünüyor.

T.C. Başkonsolosu ve Büyükelçisinin ca-

miye gerçekleştirdikleri ve kendilerine mü-

teşekkir olduğumuz ziyaretlerinin ardından

ben de ilk defa caminin bahçesine girebilme

imkânını yakaladım. Söndürme faaliyet-

lerini yöneten kadın yetkili bana soğuk bir

şekilde, “Olay yerinde saldırıyı üstlenen bir

not, gamalı haç veya domuz kafasına rast-

lanmadı. Dolayısıyla bunun İslam düşman-

lığı kaynaklı bir saldırı olma ihtimali söz

konusu değil. Teknik bir arızadan kaynak-

lanmış. Yangının gerçekleştiği alana tekrar

girilebilir.” mealinde kısa bir açıklama yap-

tıktan sonra ayrıldı.

12 Ağustos günü camide hiçbir hareket-

lilik olmadı; birkaç öfkeli komşunun gelerek

camide çıkan yangının evlerinde sebep ol-

duğu is lekelerinden yakınmaları dışında...

Hâllerinde en küçük bir teselli emaresi bile

yoktu. Mesele sadece zararlarının karşılan-

masıydı. Yangının bizim sorumluluğumuz

dışında gerçekleştiğini söylememiz üzerine

meselenin peşini bıraktılar. Emniyet güçle-

rinden ise hiç ses seda çıkmadı.

13 Ağustos günü Friedrichshain-Kreuz-

berg İlçe Belediye Başkanı Monika Herr-

mann, camiyi ziyarete geldi. Kendisine olan

biten hakkında bilgi vererek, emniyet güç-

lerinin cami yönetimini olayla ilgili yeterli

bilgilendirmediğini kendisiyle paylaştık.

Herrmann’ın ziyaretinin üzerinden sadece

bir saat sonra emniyet yetkilileri arayarak

14 Ağustos günü için bizimle görüşme ta-

lebinde bulundu. Bu talebi memnuniyetle

kabul ettik.

Herrmann’ın gerçekleştirdiği ziyaretin

ardından, Federal Meclis Milletvekili Cemi-

le Giousouf (CDU) da camimizi ziyaret etti.

Daha önce gelemediği ve geciktiği için özür

dileyen Giousouf’u, davete gerek duymadan

camiyi ziyarete gelen ilk politikacı olduğu-

nu söyleyerek teselli ettik.

Aynı hafta perşembe günü Yapı Denetim

Dairesi, “Odalarda yangından kaynaklanan

zehirli gazların bulunması ve yangın kaçış

yollarının yetersizliğini” sebep göstererek

cemaatin camiyi kullanmasını yasakladı.

Ertesi gün ise cuma namazı vardı. Bunun

üzerine namazı caminin bulunduğu sokak-

ta kılmaya, ardından da bir basın açıklaması

yapmaya karar verdik.

Sokakta kılınan cuma namazı sonrası

çevreden olumsuz mektuplar da gelmeye

başladı. Bu mektuplardan biri şöyle diyor-

du: “Sizce de dininiz şu aralar dünyada çok

fazla kötülüğe neden olmuyor mu?” Bir baş-

kası kamuya açık alanda cuma namazı kıl-

mamızdan duyduğu rahatsızlığı belirterek,

“Bu yaptığınızı Türkiye veya İslam’la yöne-

tilen diğer ülkelerde Hristiyanların yapma-

ya cesaret ettiklerini bir düşünün!” diyor ve

şöyle soruyordu: “Nasıl olur da size hiçbir

zorluk çıkarmadan, isteyerek kucak açan ül-

kemizde böyle bir şeye cüret edersiniz?” Bir

başka mektupta ise şöyle yazıyordu: “Ya-

lancı ve kanlı dininizi de alıp Almanya’dan

defolun!”

Basında cami yangını hakkında hata-

lı haber yapılıyor, olay sürekli camide de-

polanmış inşaat malzemelerinin yandı-

ğı şeklinde aktarılıyordu. Gazetelerin bir

evde çıkan yangından bahsederken haberi,