63
MAYIS 2014 • SAYI 231 •
PERSPEKTİF
internet sitesinde yazılar yazıyor:
.
De-
mirel Bey’in hafta içi işi oldukça
yoğun geçiyor. Soru sormaya ge-
lenler hiç eksik olmuyor. Genel
mevzulardan ailesel meselelere
kadar türlü türlü konularda soru-
lara muhatap oluyor Demirel Bey.
Vefat edenlerin yıkama ve defin
işleriyle de Demirel Bey ilgileni-
yor; Bükreş’te gömülecekse ya da
ülkesine gönderilecekse gerekli
prosedürleri Demirel Bey ayarlı-
yor. Müslüman mezarlığı konu-
sundaki eksikliğe dair Demirel
Bey şöyle anlatıyor: “R. Tayyip
Erdoğan’ın İstanbul Belediye Baş-
kanı olduğu dönemde Romanya ve
Türkiye arasında bir anlaşma im-
zalanmıştı. Romanyalılara ait bir
mezarlık Türkiye’de Romanyalıla-
ra tahsis edilmişti; Müslümanlar
için de burada bir mezarlık tahsis
edilecekti. Bu hususta hayli yol
kat edildi, arsa verildi; fakat bir
türlü defin izni alamadık. Kendi-
mize has mezarlığımız hâlâ yok.
Romen, Arap, Tatar, Türk ve Pakis-
tanlı Müslüman cemiyetler olarak
ortaklaşa Hristiyan mezarlığından
yüz bin metrekarelik bir arsa satın
alındı. Burayı kullanıyoruz.”
Romanya, Komünizm döne-
minde İslamiyet’i yaşamanın da
öğretmenin de zor olduğu bir ül-
keydi. Demirel Bey, o günlerde
camilerin kapatılmadığından, la-
kin camilere gidenlerin fişlendi-
ğinden bahsediyor. Bu durumun
bir sonucu olarak da insanlar
camiden ve dinden uzaklaşmak
zorunda kalmış. Komünizm’in
düşüşünden sonra halk yeniden
dine rağbet göstermeye başlamış.
İslamiyet’le ilgili birçok Romence
kitap basılmış: Çeşitli ilmihâller,
hac ve oruç rehberleri, çocuklara
yönelik eserler, Riyâzü’s Salihîn,
Kur’an tercümeleri ve tefsirleri...
Devrim sonrasındaki bu artış, bir
süre sonra yerini gerilemeye bı-
rakmış. Bu durumun sebeplerini
sorduğumuzda şöyle anlatıyor
Sevinci Hanım: “Komünizm dö-
neminde insanlar dinden oldukça
uzaklaşmıştı ama devrim sonra-
sında dine dönüşte bir artış oldu.
Tüm dünyada olduğu gibi Roman-
ya’da da medyanın insanlar üze-
rinde etkisi büyük. Bilgisiz kişiler
İslam karşıtı söylemlerden kolay-
lıkla etkilenebiliyor.”
Komşuların ilk başta biraz me-
safeli durmasına rağmen buzların,
çift taraflı gösterilen samimiyet-
le eridiğinden bahsediyor Gema-
leddin ailesi. Müslüman bireyler
olarak, komşu haklarına riayet
ettikleri müddetçe komşularından
hiçbir zarar görmeyeceklerini ya
da komşularına herhangi bir zarar
vermeyeceklerinin bilincindeler.
Demirel Bey, Türkiye ve Avru-
pa’daki diğer İslami kurumlarla
da iletişim hâlinde. Onun öncülü-
ğünde diğer kurumlarla ortaklaşa
Romanya’daki Müslüman gençle-
re ve çocuklara yönelik yarışmalar,
kamplar düzenleniyor.
Romanya Müslümanları için
bayramların özel bir yeri var. Bük-
reş’teki Müslümanlar üç yıldır
bayram namazlarını herhangi bir
ayrılığa meydan bırakmaksızın
hep birlikte stadyumda kılıyor.
Böylece yaklaşık altı bin kişinin
katılımıyla kılınan bayram nama-
zı ardından başlayan bayramlaş-
mayla Müslümanlar koca bir aile
oluyorlar. Gemaleddin ailesi bay-
ramlarda çocuklara özel çantalar
hazırlıyor; çeşitli oyuncaklar, çi-
kolatalar, balonlar...
İslam ümmetinin bir parçası
olan Romanya Müslümanların-
dan yalnızca bir aile Gemaleddin
ailesi. Sevinci Hanım’ın özelde
Romanya Müslümanları, genelde
de tüm ümmet için beklentisi bi-
reylerin kendi hayatlarını İslami
çerçevede şekillendirmeleri. “Al-
lah, bir kavmin durumunu ancak
o kavim kendini düzeltirse düzel-
tir.” diyor Sevinci Hanım.
Gittiğim yerlerde kalabilir-
dim ya da başka yerlerde de
yaşayabilirdim. Romanya’da
İslamiyet’i öğrenmek isteyen
insanlar vardı. Bu sorumluluğu
gerektiği gibi üstlenmek için de
eğitimimi tamamlayıp Roman-
ya’ya döndüm.