65
1888 yılında Mekke’de dünyaya ge-
len Mevlana Ebu’l Kelam Azad’ın asıl ismi
Muhyiddin Ahmed’tir. Hindistan ve Orta
Doğu’da tanınmış ve seçkin bir İslam âlimi
olan Mevlana Hayreddin’in oğlu olan bu
kıymetli şahsiyet kısaca Mevlana Azad ola-
rak tanınmaktadır. Mevlana Azad’ın eğitim
hayatı doğduğu şehir olan Mekke’de baş-
layıp ailesinin taşınmasıyla Kalküta’da de-
vam eder. Mevlana Azad, Kalküta’da Arapça,
Farsça ve İngilizce eğitimi alır; daha sonra
Ezher Üniversitesi’nde eğitimini sürdürmek
isteyerek Mısır’a gider. Okuduğu Batı dilleri
ve tetkik ettiği ilimlerle birlikte Hindistan
tarihine karşı büyük bir ilgi duyar. Bu ilgi-
nin bir neticesi olarak önce derin bir fikrî
bunalım geçirir; ardından Hindistan’ın İn-
gilizler tarafından işgalinin, kendisiyle ke-
sin bir şekilde mücadele edilmesi gereken
bir husus olduğuna inanır. Hindistan’ın İn-
giliz işgali dönemlerinde yaşayan Mevlana
Azad, Hindistan’da Müslümanların öncülük
ettiği bağımsızlık hareketinin en büyük li-
derlerinden biri olmuştur.
Her daim İngiliz yanlısı politikaları sert
bir dille eleştirip Müslümanların hürriyeti
için yılmadan mücadele gösteren Mevlana
Azad, 20. yüzyılın başında henüz yirmili
yaşlarına erişmeden Hindistan’da işgale
karşı yayın yapan birçok dergi ve gazetede
editörlük gibi görevler üstlenir. Bağımsız-
lık hareketinin en güçlü ayaklarından bir
tanesinin kamuoyu oluşturmak olduğuna
inanan Mevlana Azad’ın çıkardığı ilk der-
gi olan “Hilal”, onun İngiliz işgaline karşı
takındığı tavır ve düşünceleri yansıtmış-
tır. Nitekim dergi, İngiliz karşıtı söylemler
içerdiği gerekçesiyle 1916 yılında kapatıl-
mıştır. Fakat bu karar Mevlana Azad’ı yıl-
dırmamış, hemen ardından “Belağ” dergisi
kurulmuştur. Haftalık yayımlanan Belağ’da
Kur’an tercümesi ve tefsiri çalışmasına baş-
layacağını bildiren Mevlana Azad, İngiliz
işgalciler tarafından tekrar sindirilmeye ça-
lışılır ve bu kez Bengal’den sürülür. Sürgün
ve mahkûm hayatı nedeniyle Belağ dergisi
devam ettirilemez ve Kur’an tercümesi de
tamamlanamaz.
Kendisiyle aynı dönemde yaşayan Gan-
di’nin başlattığı sivil itaatsizlik hareketine
de destek veren Mevlana Azad, ülkenin bir-
çok yerini gezmiş, İngiliz işgali aleyhinde
konuşmalar yapmış ve Müslümanları işgale
karşı çıkmak konusunda yüreklendirme-
yi hedeflemiştir. 1920’de Hindistan Millî
Kongresi’ne katılmasıyla birlikte İngiliz
hükûmetine karşı boykot ilan eder. İnsan-
ları, İngilizler tarafından idare edilen okul,
meclis, resmî daireler ve askeriyeyi, ayrıca
İngiliz mallarını boykot etmeye çağırır. Kit-
leleri harekete geçiren Mevlana Azad, bü-
yük bir başkaldırının da böylece temellerini
atar. Bunun üzerine İngilizler, toplantı ve
konuşma hürriyetini kaldırır. Fakat Mevla-
na Azad bu duruma da itaat etmeme çağ-
rısında bulunur. Nihai çözüm olarak İngiliz
işgalciler Mevlana Azad ile birlikte elli bini
aşkın insanı tutuklar.
İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle
birlikte Hindistan bağımsızlığını kazanır.
Mahkûm hayatı sona eren Mevlana Azad
yeni kurulan hükûmette birçok görev üstle-
nir. Bunlardan en önemlisi ilk Millî Eğitim
Bakanı olmasıdır. Mevlana Azad’ın usan-
madan sürdürdüğü mücadelesi ve bundan
ötürü sergilediği örnek tavırdan dolayı
doğum günü olan 11 Kasım, Hindistan’da
Millî Eğitim Günü olarak kutlanmaktadır.
Mevlana Ebu’l Kelam, ismindeki “Azad”
ekini sonradan kabul etmiştir. Farsça olan
“azad” kelimesi hür ve kimseye bağlı ol-
mayan anlamlarını taşımaktadır. Mevlana
Ebu’l Kelam Azad, İslam âlemi için kü-
çümsenmeyecek mücadeleler
sergilemiş
ve daima Müslümanların hür yaşamalarını
arzulamıştır. Bu arzuyu kendi isminde de
müşahhaslaştıran Mevlana Azad, hayatının
sonuna kadar Millî Eğitim Bakanı ve Baş-
bakan Yardımcılığı görevlerini sürdürmüş,
1958 yılında ise vefat etmiştir.