CUMA HUTBESİ
Toplanma ve Dirilme: Hac
06 Haziran 2024
Aziz Kardeşlerim!
Hac biz müminler için sadece bir ibadet değil, aynı zamanda manevi bir yolculuktur. Hac ibadeti yüce Allah’ın belirttiği gibi belli zaman ve mekâna kayıtlı olarak yapılır. Zilhicce ayının 8, 9 ve 10. günlerinde Mekke, Mina, Arafat, Müzdelife bölgelerinde eda edilir. Bu hakikat Kur’an’da şöyle ifade edilmiştir: “Hac bilinen aylardadır. Kim o aylarda hacca karar verip niyet ederse, bilsin ki hac sırasında kadına yaklaşmak, günaha sapmak ve tartışıp çekişmek yoktur. Ne hayır işleseniz Allah onu bilir. Azık edinin; kuşkusuz azığın en hayırlısı takvadır. Öyleyse bana saygı duyun, ey akıl sahipleri!”
Muhterem Müslümanlar!
Bu ayet, haccın sadece bedensel bir ibadet olmadığını, aynı zamanda manevi bir arınma süreci olduğunu bizlere hatırlatır. Hac insanlarla huzur içerisinde yaşamayı ve gündelik hayatta helal olan bazı şeylerden Allah istediği için uzak durmayı öğretir. Hac, Allah’a yaklaşmanın, Onun rızasını kazanmanın ve günahlarımızdan arınmanın bir yoludur. Hac, her birimizin iç dünyasında bir keşif, bir muhasebe ve bir tövbe fırsatıdır.
Aziz Cemaat!
Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed (s.a.v.)’in ifade edildiği gibi: “Bir mümin hacda ‘telbiye’ getirdiğinde, yani ‘Lebbeyk Allahumme lebbeyk’ diyerek Allah’ın çağrısına icabet ettiğinde, yeryüzündeki taşlar, ağaçlar, topraklar dahi ona eşlik eder.” Bu, haccın kutsallığını ve evrensel boyutunu gösterir. Bizler hacda yalnız yürümez, kâinatın tamamıyla birlikte Allah’a doğru bir adım atarız.
Muhterem Müslümanlar!
Hac zenginle fakiri, beyazla siyahı, büyükle küçüğü bir araya getirir. Herkesin aynı kıyafeti giydiği, herkesin aynı duyguları paylaştığı ve herkesin Allah karşısında eşit olduğunu zihinlerimize ve ruhlarımıza kazıyan kıymetli bir zaman dilimidir. Bu, bize dünyevi farklılıkların önemsizliğini ve tek İlah karşısında hepimizin bir olduğunu hatırlatır. Üstünlük yalnızca Allah ile kurduğumuz irtibat ve sorumluluk bilincimizle ölçülür. Bunun ölçeği “takva”, ölçeni ise yüce Allah’tır.
Kıymetli Kardeşlerim!
Arafat’ta durup günahlarımız için af dilediğimiz, Müzdelife’de tefekkür edip şuurlandığımız, Mina’da şeytan taşladığımız anlar bizlere hayatın geçiciliğini, tövbenin gücünü, sabır ve sebatın önemini öğretir. Hac bizlere aynı zamanda mücadele ruhunu, kararlılığı ve şeytanın vesveselerine karşı koyma gücünü kazandırır. Hac bizlere ölmeden önce ölmeyi, dünyevi bağlardan sıyrılmayı; Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)’in bizlere gösterdiği yolda onun izlerini takip ederek yürümeyi öğretir.
Aziz Kardeşlerim!
Unutmayalım ki, hac bizim için sadece hacı olmak değil, hacı kalmak fırsatıdır. Hacda edindiğimiz güzel hasletleri hac sonrası gündelik hayatımıza taşıyalım. Hacda temizlediğimiz ruhumuzu dönüp geldiğimiz evler, toplumlar ve şehirlerde aynı şekilde temiz tutalım. Hac ibadetinin kazanımlarından hem kendimiz hem de diğer insanlar istifade etsin diye ölene kadar hacı olarak kalmaya gayret edelim. Bir mütefekkirimizin deyimiyle; namaz camiden çıkınca, oruç ramazan bitince, hac ise Mekke’den dönünce başlar.
Yüce Allah hac ibadeti için Mekke’de bulunan tüm hacı adaylarının haclarını, ibadetlerini ve hizmetlerini kabul etsin. Aramızda henüz bu ibadeti yerine getirememiş kardeşlerimize de yollar açıp onlara da hacca gitmeyi ve hacı olmayı nasip etsin. Bizleri ve tüm hüccacı haccın manevi ikliminden nasiptar kılsın. Haccın ruhunu ömür boyu kalplerimizde ve davranışlarımızda yaşamayı nasip etsin. Amin.
Değerli Kardeşlerim!
Avrupa’da yaşayan Müslümanlar olarak ortak sorunlarımız mevcut. Helal kesim, başörtüsü yasakları, sağ popülizmin yükselişi, Müslümanlara yönelik saldırılar bunlardan ilk akla gelenler. Bu bakımdan, 6 Haziran ile 9 Haziran tarihleri arasında Avrupa Birliği’ne üye ülkelerde gerçekleşecek olan Avrupa Parlamentosu seçimlerine katılım sağlamamız çok önemli. Karar mercilerinin şekillenmesinde Müslümanlar olarak biz de etkin olalım ve oyumuzu kullanalım
Ayrıca geçtiğimiz günlerde Almanya’nın Mannheim şehrinde kamuoyunu sarsan, üzücü bir olay yaşandı. Bir densiz, sokak ortasında bir insana ve olaya müdahale eden bir polis memuruna bıçakla saldırdı. Polis memuru ağır yaralanarak yoğun bakıma kaldırıldı ve ne yazık ki daha sonra hayatını kaybetti. Ailesine, dost ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
Bu elim hadise vesilesiyle tekrar hatırlatıp beyan ederiz ki: IGMG olarak şiddettin her türlüsünü, kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun kınıyoruz. Toplumun huzurunu bozan her türlü eylemin karşısında duruyor, huzurlu bir toplum için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu hem insanlığımızın hem de Müslümanlığımızın gereğidir.
1 Bakara suresi 2:197
2 Tirmizî, Hac, 14; İM2921 İbn Mâce, Menâsik, 15
Hutbe-Norveççe
Hutbe-Danca
