İnsanoğlu bu dünyaya imtihan için gönderilmiştir. Yaşadığı imtihanlar gereği zorluk ve sıkıntı aşamalarını geçmesi ancak sabırla mümkün olur. Bu yüzden Allah sabreden kullarını müjdelemiş, rıza ve hoşnutluğunun sabredenlerle beraber olduğunu bildirmiştir.

Sabır, ağır bir imtihandır ama unutulmamalıdır ki, neticesi kesindir. Allah Teâlâ sabredenlerle beraberdir. O hâlde kul sabretmeli, Allah Teâlâ’ya güvenip, dayanmalı ve mütevekkil olmalıdır. Ancak böyle yapanlar zorluğun sonunda zafere ulaşırlar. Yüce Allah ayet-i kerimede şöyle buyurmaktadır: “Sabret. Allah iyilik yapanların ecirlerini zayi etmez.”

SABIR ÜÇ ÇEŞİTTİR

İnsan için üç türlü sabır vardır. Her üçü de çok önemli ibadet olup kulluğun zirvesidir. Bunlar şu şekildedir:

• İbadetlere devam etmek üzere sabretmek,
• Musibet ve sıkıntılara sabretmek,
• Günah işlememek için sabretmek.

“CANDAN SABRET!”

İbadetlere sabretmek ile ilgili Allah Teâlâ Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle buyurmaktadır: “Sabah akşam Rablerinin rızâsını dileyerek O’na dua ve ibadet edenlerle beraber olmaya candan sabret! Dünya hayatının çekiciliğine kapılıp da gözlerini onlardan ayırma! Kalbini bizi anmaktan gâfil kıldığımız, nefsânî arzularına uyan ve işi hep aşırılık olan kimselere itaat etme!” 

İMTİHANI KAZANMAK

Musibet ve sıkıntılara sabretmek neticede Rab Teâlâ’nın rahmetine mazhar olmak demektir ve imtihanı kazanmak demektir. Bu hususta Kur’ân-ı Kerîm de şöyle geçmektedir, “Onlar (sabredenler), başlarına bir musibet geldiğinde, ‘Biz Allah’ın kuluyuz ve biz O’na döneceğiz’ derler”. İşte onun için kul başına gelen musibetlere sabretmeli, Rab Teâlâ’dan inayet dilemelidir.

GÜNAHA KARŞI SABIR

Yusuf Aleyhisselam’ın sıkıntılı anda o söylediği zirve ve şerefli söze dikkat etmeli, kul günah işlememek için sabretmelidir. Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. Yusuf (a.s.)’un sözü şöyle ifadesini bulur, “Ben nefsimi temize çıkarmam; çünkü nefs, Rabbimin merhameti olmadıkça, kötülüğü emreder. Doğrusu Rabbim bağışlayandır, merhamet edendir.”

Peygamberimiz (s.a.v.) de şöyle buyurmaktadır, “Müminin durumu ne hoştur! Her hâli kendisi için hayırlıdır. Bu durum yalnız mümine mahsustur. Başına sevinecek bir hâl geldiğinde şükreder; bu onun için hayır olur. Başına sıkıntı gelecek olursa ona da sabreder; bu da onun için hayır olur.”

HAYAT | 5 Ocak 2024 “İmtihanım Ağır, Nasıl Sabredeceğim?”

SABIR, SEVGİLİ VE SEÇKİN KULLARA BAHŞEDİLİR

Sabretmek Allah’u Teâlâ’nın kullarına bahşettiği en önemli özelliklerden bir tanesidir. Sabır ancak Allah Teâlâ’nın seçkin ve sevgili kullarına bahşedilir. Nasibi büyük olanlara verilir, Allah’u Teâlâ’nın sevdiği ve inayet eylediği insanların ulaştırılıp kavuşturulduğu çok önemli bir özelliktir. Sabredenlerin mükâfatları hesapsız verilecektir, Kur’ân-ı Kerîm’de sabrın önemi birçok ayette bildiriliyor. Bunlardan bazıları şu şekildedir: 

“Sabredenlere, mükafatları hesapsız verilir.” “Ey iman edenler, Allah’tan sabır ve namazla yardım isteyin. Allahü teâlâ elbette sabredenlerle beraberdir.” “Ey Resûlüm, kâfirlerin eziyetlerine, ülülazm Peygamberler gibi sabret!” 

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem de bir hadis-i şeriflerinde yine şöyle buyurur, “En üstün ibadet sıkıntıya sabretmektir.” 

Sabretmek insanı arındırır, yüceltir, kulluk tadına ulaştırır, Allah’a yaklaştırır, Allah ile dost kılar insanı, Allah’u Teâlâ’nın affına ve mağfiretine vesile olur. Rabbi kendisinden memnun olur. Birisi kötülük etse bile sabretmek ona karşı yine de iyilikle cevap vermek er kişi kârıdır. İyilik yapıp sabredenler her daim kazananlardır, kötülük yapanlar geçici olarak kazanmış gibi görünse bile esas kaybedenlerin ta kendileri onlardır. 

Sabret ki hayatın güzel olsun, geleceğin parlak yüzün ak, gözün aydın olsun. (camiahaber)