Kampanyada toplanan kurbanların kesim ve dağıtım hizmetlerini yürütecek olan görevliler, bilgilendirme maksadıyla Kerpen'de bir araya geldi. Toplantıda, gidilecek ülkeler ve gönüllülerin yapması gereken çalışmalar hakkında bilgi verildi. 

IGMG Sosyal Hizmetler Başkanı Ali Bozkurt toplantıda yaptığı konuşmada gönüllülerin temel vazifesini, Kurban emanetlerini hedef ülkelere ulaştırmak olarak açıkladı. Kesimlerin ardından etlerin muhtaç sahibi insanlara dağıtımının ve çalışmaların belgelenmesinin de önemli olduğu, Ali Bozkurt tarafından ayrıca ifade edildi. Organizasyonun anlamına da değinen Bozkurt, ''Kurban kampanyası, Müslüman halklarla dayanışmanın bir sembolüdür. Avrupa'dan yapılan bu yardımların Müslüman halklara verdiği manevi desteği, kampanyanın ardından aldığımız yorumlar bizlere göstermektedir. Biz bu çalışmamızla ''Komşusu açken tok yatan bizden değildir'' hadisini pratiğe geçiriyoruz.''dedi. 

Toplantıda, Kurban ibadetinin İslam dini içerisinde ki önemine de değinildi. IGMG İrşad Başkan Yardımcısı Hulusi Ünye, Kurban ibadetinin önemi konusunda yaptığı açıklamada, bu ibadetin sosyal boyutuna dikkat çekti. Gönüllülerin Kurban kesimlerini vekaleten yürüttüklerini vurgulayan Ünye, konuşmasının ikinci bölümünde bu konudaki fıkhî çerçeve hakkında bilgi verdi.

IGMG Genel Sekreteri Oğuz Üçüncü toplantıda yaptığı konuşmada IGMG'nin bir insanî yardım kuruluşu olmadığını ancak çalışmalarının arasında insanî yardımında bulunduğunu ifade ederek özetle şunları söyledi:

“Sizler Avrupa'lı Müslümanların elçisi olarak oralara gidiyorsunuz. Avrupa Müslümanlarının dualarını, selamlarını götürüyorsunuz. Kardeşliğimizi, dayanışmamızı, gittiğiniz yerlere götürecek ve onlardan da birşeyler öğrenerek geri döneceksiniz. Dolayısıyla bu Kampanya, 'Ümmet' olma bilincini taşıyan bir kardeşlik projesidir. Götürdüğünüz yardımların çok az bir miktar olduğunu, dünyada en az 800 milyon kişinin açlıkla mücadele ettiği gerçeğini biliyoruz. Dolayısıyla bu proje ile insanları doyurma gibi bir hedefimiz de yok. Hadi diyelim bir günlüğüne doyurduk. Ya geri kalan günler ne olacak? Onun içindir ki, bu Kurban Kampanyası ile dünyamızın içinde bulunduğu mevcut şart ve durumuna itiraz ediyoruz, direniyoruz, tavır koyuyoruz. Kan için, adam öldürmek için, savaş için milyarlar harcayan dünya sistemine itiraz ediyoruz. Karıncanın Hz. İbrahim'in yakıldığı ateşi söndürmek için sahip olduğu mücadele azmi gibi, biz de bu ateşin söndürülmesi arzumuzu böyle ortaya koyuyoruz. Yardıma muhtaç bu insanların haysiyetlerini de korumak ve onlarla kendimizi eşit değerde görmük zorundayız. Bunun için de Müslümanlar olarak bizzat kendimizin Kur'an ve Sünnet'le barışık olmamız gerekir. O insanlarla, kardeşliği ve işbirliğini geliştirmek için uyarıcı teşviklerimiz olmalı. Bunun için de, dinî kuruluşları, yardım kuruluşlarını ve hükümet temsilcilerini ziyaret edin. Allah yardımcınız olsun.”