CUMA HUTBESİ

Kur’an Gecesi: Kadir Gecesi

20 Mart 2025 Takke Tesbih Turuncu
Takke Tesbih Turuncu

Kıymetli Kardeşlerim!

Ramazan mektebinin öğrencileri sıfatıyla, gönüllerimize serpilen ferahlığın doruğa çıkmaya başladığı bu feyizli, bereketli, bir ömürden daha hayırlı geceye önümüzdeki çarşambayı perşembeye bağlayan gece mülaki olacağız. Biz âciz ve mücrim kullarına nimetlerini bahşeden, bizi sayısız ikram ve ihsanlarla donatan, bağışlanmamız için bizlere fırsatlar yaratan, böylesi mübarek gün ve geceleri, zaman ve mekânları lütfeden Yüce Rabbimize sonsuz hamd-ü senalar olsun.

Kadir (kadr) kelimesi lügatte hüküm, şeref, güç, yücelik gibi anlamlara gelir. Dinî literatürde, “Leylet’ül-Kadr” şeklinde, Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı gecenin adı olarak kullanılır. Kur’an’ın 97’nci suresi, bu gecenin fazileti hakkında nazil olmuştur. “Şüphesiz, biz onu (Kur’an’ı) Kadir Gecesi’nde indirdik. Kadir Gecesi’nin ne olduğunu sen nereden bileceksin! Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede, Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.”[1] Peygamberimiz (s.a.v.) bu gecenin faziletiyle ilgili şu müjdeyi verir: “Kim faziletine inanarak ve ecrini umarak Kadir Gecesi’ni ihya ederse geçmiş günahları mağfiret olunur.”[2]

Efendimiz (s.a.v.) “Kadir Gecesi’ni ramazanın son on günündeki tek gecelerde arayın.”[3] buyurmuştur. Ramazanın son on gününde, sayıları tek olan gecelerin içinde ve bu tek sayılı gecelerden de 27’nci gecesi olduğu rivayeti tercih edilmiş ve asırlardan beri müminlerce kutlanmıştır. Peygamberimiz (s.a.v.) Kadir Gecesi’ne tevafuk edebilmek, onu ibadetle geçirebilmek ve ümmetine örnek olmak için ramazanın son on gününde, başka hiçbir zaman olmadığı kadar ibadet etmiş ve dünyevi işlerden uzaklaşıp mescitte itikâfa çekilmiştir. 

Muhterem Kardeşlerim!

Kadir Gecesi’ni önemli kılan en temel etken, Kadir Gecesi’nin “Kur’an gecesi” olması yani Kur’an’ın bu gecede indirilmeye başlanmasıdır. Nitekim Yüce Allah, Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı gecenin mübarek olduğunu şöyle bildirmektedir: “Hâ Mîm. Apaçık olan Kitab’a yemin olsun ki, biz onu mübarek bir gecede indirdik. Şüphesiz biz insanları uyarmaktayız.”[4] Ayetten anlayacağımız üzere, Kadir Gecesi mübarek bir gecedir çünkü, içinde kıymeti çok büyük olan, insanlığı yanlıştan doğruya, batıldan hakka ulaştıran, karanlıklardan aydınlığa çıkaran bir nur, bir öğüt, gönüllerdekine bir şifa, müminler için bir hidayet ve rahmet kaynağı, dünya ve ahiret huzurunu sağlayan ilahî bir mesaj indirilmiştir. Kadir Gecesi’nin ibadetle değerlendirilmesi büyük bir kazanımdır. Çünkü bu gecede yapılan ibadet bir ömre bedeldir. Bu gecede Kur’an okumak, namaz kılmak, dua etmek, günahlardan tövbe ve istiğfar etmek, yakınlarımızın, akraba, komşu, arkadaş ve dostların hâl hatırını sorup, varsa ihtiyaçlarını güç nispetince gidermeye gayret göstermek gerekir. Kadir Gecesi’nde, bizde bulunan maddi ve manevi güzellikleri olmayanlara ulaştırmalı, onlarla paylaşmalıyız. Özellikle mazlumlar için hem kavlî hem de fiilî dualar etmeliyiz. 

Aziz Kardeşlerim!

Hz. Âişe annemiz, Peygamberimiz (s.a.v.)’e sordu: “Ey Allah’ın Resulü! Kadir Gecesi’ne tevafuk edersem nasıl dua edeyim?” Efendimiz (s.a.v.) ona şöyle dua etmesini söyledi: “Allah’ım, Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni affeyle.”[5] Ayet-i celile ve hadis-i şerifler çerçevesinde diyebiliriz ki; Kadir Gecesi Kur’an-ı Kerim’in vahyedilme gecesidir. Âlemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz (s.a.v.)’in peygamberlik vazifesinin başladığı gecedir. Bir ömürden daha kıymetli mübarek bir gecedir. Kur’an ve insan buluşmasının yaşandığı ilk gecedir. Cebrail (a.s.) ve meleklerin Allah’ın izniyle her türlü iş için indiği gecedir. Fecrin doğuşuna kadar selamettir, esenliktir.   Efendimiz (s.a.v.)’in örnekliğinde, Kur’an’a kulak vermemiz ve onu hayatımıza tatbik etmemiz temennisiyle Yüce Allah, idrak edeceğimiz Kadir Gecesi’ni İslam âlemine ve insanlığa hayırlı eylesin. Allah’ın rahmeti, mağfireti üzerinize olsun.

Hatırlatma:

Muhterem Cemaat!

Teşkilatımız 2014 yılında Almanya’nın Mainz şehrinde bir ilahiyat meslek okulu kurarak nitelikli imamlar yetiştirmeye başlamıştır. Şu ana kadar okulumuzdan 80’in üzerinde genç imamımız mezun olmuştur ve bunların büyük kısmı teşkilatımızda imam hatip olarak görevlerine devam etmektedirler. Çok dilli ve çok yönlü olarak eğitim alan bu gençlerimiz teşkilatımıza ve Avrupa’daki Müslümanlara uzun müddet imamet ve rehberlik hizmetleri sunacaklardır. Bu vesileyle, Avrupa’da zorunlu eğitimlerini tamamlamış gençlerimizin bu okula müracaat etmelerinin ve kayıtlarını yaptırmalarının hem kendileri hem de Müslümanlar için büyük bir kazanım olacağını hatırlatmak istiyoruz. Aynı şekilde veliler olarak sizlerin de gerekli şartları taşıyan evlatlarınızı okulumuza yönlendirmenizi, kayıtlarını yaptırıp her bakımından onlara destek olmanızı özellikle istirham ediyoruz. Detaylı bilgi almak için okulumuzla görüşebilir veya cami imam hatibi olarak benimle de irtibata geçebilirsiniz.

[1] Kadir suresi, 97:1-5

[2] Buhârî, Teravih, 2; Müslim, Salat, 25

[3] Riyazü’s-salihin, Hadis No: 1195

[4] Duhân suresi, 44:1-3

[5] Tirmizî, Daavât, 84; İbn Mace, Dua, 5

Hutbe-Türkçe

Hutbe-Almanca

Hutbe-Fransızca

Hutbe-Arapça

Hutbe-Hollandaca

Hutbe-İsveççe

PHP Code Snippets Powered By : XYZScripts.com