Caminin bitişiğindeki okulun (Dar Alarkam School) müdürü Hasan Cuma’nın bildirdiğine göre; Ömer b. Hattab Camii, 1997’de, bölge iş adamlarının maddi desteği ile daha önce mescit olarak kullanılan bir yapının yerine inşa edilmiş. Caminin arka bahçesi, aynı zamanda öğrencilerin teneffüs alanı. Müfredatında zorunlu derslerin yanısıra, Arapça ve din dersleri de bulunan okul, bulunduğu şehrin en iyisi kabul ediliyor. Bir kaç sene öncesine kadar çok daha fazla sayıda öğrenciye sahip olan okul, Cuma’ya göre, caminin ve iş adamlarının yardımı olmasaydı, bu bir kaç sene içerisindeki maddi sıkıntıları atlatamazdı.

Okuldaki vazifesinin yanında aynı zamanda kendi şirketi ile de meşgul olan Hasan Cuma  "ihtiyacımız olan şey paradan çok öğrencilerimize bir ufuk açıp, dini bir meyil verebilecek olan nitelikli öğretmenler" diyerek yakınıyor.

Toplumun Müslümanlarla olan ilişkisini sorduğumuzda ise, Müslümanların bir yandan özerk bir yapıya sahip olduklarını, diğer yandan ise toplumla da içiçe bir hayat sürdüklerini öğreniyoruz. Öyle ki, Kolombiya Devlet Başkanı camiyi iki kere ziyaret bile etmiş. İç savaş döneminde Lübnan’dan Kolombiya’ya gelmiş olan bir başka işadamı ise kökeni ve dini nedeniyle asla ayrımcılığa uğramadığını ve herkesle eşit  kabul edildiğini söylüyor.

Sayılarının azlığından ya da Kolombiya’ya geliş nedenlerinden -çoğunluk iç savaş döneminde göç etmiş- olsa gerek, Maicao’daki topluluk bizde içine kapanıklık intibaını bıraktı. Çoğunluğu toplumun fakir kesimine dahil sayılamazlar. Bu yüzden kurbanlarımızdan bir tanesini burada kesip, fakir ailelere dağıtmaya karar verdik. Zira bu iş, Maicao’daki Müslüman cemaatin zaten yürüttüğü asli faaliyetlerden bir tanesi. (öfa)