Almanya’nın dört eyaletinde, temmuz ayında ve takip eden aylarda aralarında camilerin de bulunduğu bazı adreslere bombalı saldırı tehdidi içeren mektuplar gönderilmesi sebebiyle baskınlar düzenlendi. İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Bekir Altaş gelişmeyi memnuniyetle karşıladıklarını belirtirken, “Müslümanlar, geçtiğimiz yıllarda yaşanan cami saldırıları, NSU cinayetleri gibi travmatik tecrübeler sebebiyle oldukça tedirgin durumdadır. Bu, Müslümanların kendilerini güvende hissedebilmesini sağlama adına siyaset ve emniyet birimleri için bir fırsattır.” dedi ve açıklamasına şöyle devam etti:

“Müslümanların yaşadıkları tedirginlik azalmış değildir ve hâlâ devam etmektedir. İslam düşmanlığı artık iş yerlerinde, tren yolculuklarında veya camilerde daha da görünür olmuş, yaşamın sıradan bir parçası hâline gelmiştir. Camiler geçmişte olduğu gibi bugün de Almanya genelinde saldırı korkusuyla alarma geçmiş durumdadır. Bu durumun sürekli hâle gelmiş olması kabul edilemez. Failler daha cüretkâr hâle gelmiş, şiddete yatkınlıkları daha da artmıştır.

İşte bu yüzden İslam düşmanlığı motivasyonuyla ve siyasi veya ırkçı saiklerle işlenmiş olan suçların üzerine en katı biçimde gidilmeli ve bunlar cezalandırılmalıdır. Hukuk devleti, kendini müdafaa edebilecek konumda olmalıdır. Müslümanların hissettikleri tedirginlik acilen bertaraf edilmeli, NSU ve son yıllarda bilhassa artış gösteren cami saldırıları gibi travmatik deneyimlerden sonra artık kendilerini güvende hissettikleri ortam sağlanmalıdır.

Bu bağlamda; Bavyera, Baden-Württemberg, Thüringen ve Saksonya-Anhalt eyaletlerinde çeşitli noktalara yapılmış olan baskınları memnuniyetle karşılıyoruz. İçişleri bakanları ve güvenlik birimleri, kim tarafından yapıldığı ve kimi hedef aldığı fark etmeksizin, siyasi ve ırkçı motiflerle işlenmiş suçlarla mücadelede daha fazla çaba göstermek zorundadır.