Muhterem Müslümanlar,

Yıl boyunca Müslümanlar Umre yapmak üzere Mekke ve Medineye seyahat ediyorlar. Muhakkak bizim aramızda da Paskalya tatilindeki Gençlik Umresi'ne katılan kardeşlerimiz vardır. Bu hayırlı yolculuğa çıkan kardeşlerimize mebrur ve makbul umre yapmalarını dilerken bazı hatırlatmalarda da bulunmak isteriz. Zira umre, yeniden başlamak için bir fırsattır. Bunu iyice anladığımız takdirde bilhassa bir gencimizin neden bu meşakkatli yolculuğa çıkması gerektiğini daha iyi kavramış oluruz.

Değerli Kardeşlerim,

Mekke peygamberler şehridir. Hz. Adem (as)'dan tutun, Hz. İbrahim (as) ve oğulları Hz. İsmail (as) ve Hz. İshak (as)'dan sevgili Peygamberimiz (sav)'e kadar tarihin pekçok olayı bu topraklarda meydana gelmiştir. İslam bu beldede doğdu, kitabımız Kur'an-ı Kerim burada nazil oldu. Ashab, işte burada Peygamber Efendimizin örnek hayatına şahit oldu. “Kabrimi ziyaret eden, beni diri iken ziyaret etmiş gibi olur.” (Taberani) buyurmakta Peygamber Efendimiz (sav). Efendimiz zamanında yaşayan insanlar, Mekke'ye gidip Peygamberimizi ziyaret etmek, onunla birlikte olmak için herşeylerini feda etmişlerdi.

Kur'an-ı Kerim'de de bu yolculukla ilgili “[…] kendilerine ait bir takım yararları yakînen görmeleri (için) […]” (Hacc Sûresi, [22:28]) buyrulmaktadır. Peki, Kur'an'ın bahsettiği bu yararlar nelerdir?

Muhterem Müslümanlar,

Umre'deki tek hedefimiz, Peygamberimizin yaşadığı yerleri sadece ziyaret etmek, farklı bir âleme dalmak değildir. Asıl olan kendimizi bulmak, tekrar öze dönmek, Yaratıcımızla ve O'nun Resûlu ile bağımızı kuvvetlendirmektir. Umreye giden bir Müslüman, hayattaki yerini yeniden bulmalı ve farkında olmalıdır. Nitekim dinimiz de bunu amaçlar. Kimliğimizi ve hayat anlayışımızı Rabbimizin istediği yönde değiştirme-dikten sonra, daha iyi bir kul, daha anlayışlı bir anne-baba, daha hayırlı bir evlat olmayı amaçlamadıktan sonra, İslamiyet'in doğduğu bu beldeye neden gidelim ki?

Tabiî ki, Umre bazı şeylerin bilincine varmak içindir. Öncelikle Umre'de maneviyat yaşanır ve güçlenir. Umre bir tür eğitimdir, terbiyedir. Mesela Kabe'yi tavaf etmek Allah'ın birliğini simgeler. Allah'ın, tavafta olduğu gibi hayatımızın da merkezinde yer alması gerektiğini hatırlatır.

Umre için giyilen ihram ise yeni doğan çocuk misali güçsüzlüğü sembolize ettiği gibi, ölenlere giydirilen kefeni ve mahşer gününü anımsatır. İhramlı iken bir sineğe dahi zarar vermek yoktur. İşte umreye giden kimse, bu hâl ve düşünceleri sadece umre ve hacc esnasında istisna olarak değil, aksine ihramı çıkardıktan sonra da muhafaza etmeli veu bunu iyice içselleştirmelidir. Umre ayrıca, günah ve kötü alışkanlıklardan arınmak için de bir fırsattır. Böylece umreci, daha yaratılmadan önce Allah'a verdiği sözü yenileyerek, yeni bir hayata başlama şansına sahip olmaktadır.

Umreye giden binlerce kardeşimiz için dua ederken, kendilerinin de bizleri, Ümmet-i Muhammedi dualarına katmalarını dileriz. Yolları açık olsun, Allah ibadetlerini kabul etsin.

IGMG İrşad Başkanlığı