Muhterem Müslümanlar!

Zaman akıyor. Akan zaman içerisinde bizler de bu akışa eşlik ediyoruz. Zamanla kaimiz. Dün yoktuk bugün varız. Dün küçüktük, bugün büyüdük. Dün gençtik, bugün yaşlandık. Dün aramızda olan sevdiklerimiz bugün yok. Ve bir gün her birimiz bu dünyadan çekip gideceğiz. Zaman bizi iman ettiğimiz hakikatlere doğru hızla yaklaştırıyor. Her birimiz için yazılmış bir son, bir ecel vardır. Ve her birimiz bu sona doğru anbean ve hızla yaklaşıyoruz.

Durum böyle iken, akıllı insan, gelmesinden şüphe edilmeyecek gün için hazırlık yapar, azık toplar. Unutmayalım; insan bu fâni dünyadan iyilik ve güzellik adına her ne yapıyorsa onu yanında götürür.

Değerli Kardeşlerim!

İslam coğrafyasındaki mazlumiyeti, mağduriyeti, mahzuniyeti her birimiz acı ile izliyoruz; savaşlar, göz yaşları, iç çekişmeler, yetim kalan çocuklar, sahipsiz kadınlar, çaresiz yaşlılar, bir lokma ekmeğe muhtaç kimseler. Tüm bu insanlar bizim kardeşlerimizdir. Görmezden gelemeyeceğimiz, sırtımızı dönemeyeceğimiz, yokmuşlar gibi davranamayacağımız kardeşlerimiz. Onlara el uzatmak, yardımda bulunmak, umut olmak, acılarını paylaşmak yapabileceğimiz en güzel iyiliklerden, ahiret azığımız olacak güzelliklerden olacaktır.

Kurban ibadeti de bu coğrafyalara gitmek, kardeşlerimizin içerisinde yaşadıkları şartları görmek ve kurbanlarımızı paylaşmak için bir fırsat, bir imkân sunuyor. Kurban bağışında bulunmak suretiyle mesafe olarak uzaklarda ama bize çok yakın kardeşlerimizin sevincine, şükürlerine vesile olabiliriz. Kurban bizim ahirette yüzümüzü ağartan, gönlümüzü genişleten bir iyiliğe dönüşmeli. Allah Teâlâ kesilen kurbanlar hakkında buyurur ki: “Onların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Fakat ona sizin takvanız (Allah’a karşı gelmekten sakınmanız) ulaşır.”[1]
Aziz Müslümanlar!

Hasene Derneği “Bir kurban bin şükre vesile” sloganıyla kurban kampanyasını başlatmıştır. Bu kampanya dünyanın 100 ülke ve bölgesindeki milyonlarca ihtiyaç sahibine ulaşan bir kampanyadır. Bu çalışma, yetimlerin başını okşayan, kimsesizlere yalnız olmadıklarını hatırlatan, kardeşliği tesis eden, coğrafyaları ve yürekleri yaklaştıran bir çalışmadır. Kelime manası olarak “kurbiyet”ten gelen, yani yakınlaşmak anlamını taşıyan kurban ibadeti, bizleri Allah’a yaklaştıran bir eylemdir. Allah’a yakın olmanın diğer bir ifadesi de kurbanı ihtiyaç sahipleri ile paylaşmaktır.

Unutmayalım; yediklerimiz değil, paylaştıklarımız ahiret azığımız olacaktır. Sahip olduklarımız değil, sahip olduklarımızdan ne kadar verdiğimiz ahirette önemli olacaktır. Aslında Resul-i Ekrem Efendimiz ﷺ’in “İmkânı olmasına rağmen kurban kesmeyen bize, mescidimizde yaklaşmasın.”[2] diye ümmetini uyarması, kurban ibadetinin ehemmiyetini yeterince açıklamaktadır.

Fâni dünyada insanı sevindirecek az şeylerden bir tanesi de bir yetimin, bir öksüzün, bir ihtiyaç sahibinin, mazlum ve mağdurların sevincine, ellerini şükür içerisinde semaya kaldırmasına vesile olmaktır.

Değerli Müminler!

Tatil yaklaşıyor. Tatilini burada geçirecek olanlar olduğu gibi, Türkiye’ye gidecek olan kardeşlerimiz de var. Gelin bir kurban da dünyanın gözü yaşlı annelerine, yetim çocuklarına ve kimsesizlere gönderelim. Gelin, izine çıkmadan önce sevinçlere ve şükürlere vesile olarak, dualar alarak yolculuğumuzu başlatalım. Gelin kurbanı paylaşmaya ve iyiliğe dönüştürelim.

Rabbim bizleri iyilik yapan ve iyilerle birlikte olanlardan eylesin.

[1] Hac suresi, 22:37
[2] İbn-i Mâce, Adâhî, H.No: 3123

Hutbe-Kurban Kampanyası

Hutbe-Arapça