CUMA HUTBESİ
Hutbe – Hicret
19 Ocak 2007Muhterem Müslümanlar!
Bugün Hicri takvim yılının son gününü idrak ediyoruz. Yarın 1 Muharrem1428. Bu münasebetle bu haftaki hutbemiz hicret hakkında olacaktır.
Değerli Kardeşlerim!
Peygamberler, insanları tebliğ ve davet usulü ile hidayet yoluna çağırmışlar ve bu esnada çeşitli zorluklarla karşılaşmışlardır. Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (SA) de nübüvvet görevini yerine getirirken insan aklının alamayacağı zorluklara maruz kalmış, hatta öldürülmek istenmiştir. Hâlbuki Rasulullah (SA), insanları şirkten, küfürden ve zulümden uzaklaştırmak istiyor; Yüce Allah`a imana, ibadete, özgürlüğe, sevgiye, merhamete, adalete, kardeşliğe, iyilik ve hayra çağırıyordu. Ancak Mekkeli müşrikler, rahmet Peygamberinin davetine icabet etmediler, ona her türlü kötülüğü reva gördüler. Sevgili Peygamberimiz ve ashabı, müşriklerin her türlü şirretliklerine göğüs gerdi; her şeye rağmen ilahi mesajı yaymaya devam etti. Baskılar had safhaya varınca, Peygamberimiz ve arkadaşları, Allah’ın emir ve müsaadesiyle 622 (Miladi) yılında Mekke’den Medine’ye hicret ettiler. Bu tarih sıradan bir tarih değildir. Bu tarih, baskı ve dayatma ile İslam’ın nurunun hiç bir zaman söndürülemeyeceğinin ilan edildiği tarihtir.
Muhterem Müslümanlar!
Hicret, kula kulluğu reddedişin, anadan-babadan, maldan ve candan vazgeçmenin ve sadece Allah’a kul olmanın destanıdır. İlahi mesajın hiç bir güç tarafından engellenemeyeceğini ortaya koyan Hicret hadisesi, Allah’ı hesaba katmayan zalimlerin silahlarının geri teptiğini, tuzaklarının da boşa çıktığını göstermiştir. Nitekim Allah Teala, bu gerçeği şöyle ifade buyuruyor: “Ve (Hatırla ey Peygamber,) hakikati inkâra şartlanmış olanlar seni (tebliğden alıkoyup) durdurmak, öldürmek yahut sürgün etmek için sana karşı nasıl inceden tuzaklar kuruyorlardı: onlar (hep) böyle tertipler peşinde koşarlarken Allah onların bu tertiplerini boşa çıkarttı, çünkü Allah bütün o tuzak kuranların üstündedir.“[8:30]
Değerli kardeşlerim!
Şu gerçekleri hiç bir zaman hatırımızdan çıkarmayalım: “Kâinatta ne varsa her şey Allah’ın dilemesiyledir, hiç bir güç Allah’tan üstün değildir; her şey Allah içindir ve herşey Allah’a dönecektir. O, her şeye kadirdir, ancak O’na kulluk edenler kazançlı çıkacaklardır. Zalimler istemese de Allah nurunu mutlaka tamamlayacaktır. O, çok çabuk hesab görendir. Gevşemeyiniz, hüzünlenmeyiniz, eğer iman ediyorsanız, üstünsünüz. Unutmayınız ki, üstünlük payesi, ancak gerçekten iman edenlere verilecektir.”
Kıymetli Müslümanlar, aziz gençler!
Zaman hızla geçiyor ve ömür tükeniyor. Bir hicri yıl bitti, yenisine başlıyoruz. Unutmayınız ki, gerçek hicret, günahlardan sevaplara, şirkten samimi imana, çirkinliklerden güzelliklere, Allah’a isyandan Allah’a ibadete yönelmektir. Örneğin dinin direği olan namaz, bizi her gün beş vakit Allah’a hicret ettiren eşsiz bir ibadettir. İşte bundan dolayı, bu hafta sonu, Pazar sabahı, hepinizi, tüm camilerimizde kılınacak olan toplu sabah namazına davet ediyoruz. Geliniz, İslam Toplumu Milli Görüş Gençlik Teşkilatımızın bu güzel faaliyetine, yani “namazla yeniden diriliş” çağrısına, genç-ihtiyar hepimiz iştirak edelim. Beraberimizde çocuklarımızı da götürelim. Yakaralım Mevlamıza… Bizleri hidayetten ayırmaması için, sapkınlıktan koruması, zalimlerden muhafaza etmesi için”¦
Bu vesile ile yeni hicri yılımızın İslam âlemine hayır ve bereket getirmesini diliyor, Yüce Rabbimizden tüm insanlığı her türlü bela ve musibetten korumasını niyaz ediyorum.
IGMG İrşad Başkanlığı