CUMA HUTBESİ
Hutbe: Enerji Tasarrufu ve Camilerimiz
30 Eylül 2022
Muhterem Kardeşlerim!
İlk insan Hz. Âdem (a.s.)’dan günümüze kadar insanoğlunun imtihana tabi tutulmadığı hiçbir dönem olmamıştır. Mahiyeti ve zorluk derecesi farklılık arz etmekle birlikte hem bizden öncekiler hem de bizler hayatın getirdiği zorlukları aşmaya çalışıp durduk. Günümüzde de devam eden bu çaba hiç şüphesiz gelecek nesiller için de söz konusu olacaktır.
Bugün dünyanın farklı coğrafyalarında savaş, işgal ve sömürü devam ederken, bunların olumsuz etkileri hepimiz tarafından hissediliyor. Bu olumsuz etkilerden en güncel olanı iklim ve enerji krizidir. Sonbahar aylarında ve önümüzdeki kış mevsiminde hepimiz tarafından hissedilecek bir enerji darboğazının yaşanacağı artık malumdur.
Yüce Allah (c.c.) şöyle buyuruyor: “O size istediğiniz her şeyi verdi. Allah’ın nimetlerini saymaya kalksanız başa çıkamazsınız. Şu bir gerçek ki insanoğlu çok zalim, çok nankördür!”[1] Rabbimizin bize bahşettiği saymakla bitiremeyeceğimiz nimetlerden biri de doğal kaynaklardır. Bugün bütün insanlığa fazlasıyla yetecek kadar kaynak var ve bunlardan her alanda faydalanıyoruz. Ancak Allah’ın bahşettiği bu büyük nimetin bir yandan sorumsuzca israf edildiğini, bir yandan da âdeta silah olarak kullanıldığını görüyoruz.
Kıymetli Cemaat!
Her kriz aynı zamanda bir ders alma ve kendine çekidüzen verme imkânını beraberinde getirir. Son birkaç yılımıza damga vuran pandemi sürecinde sağlık ve sosyal dayanışmanın önemini çok yoğun bir biçimde hatırlamıştık. Bugün karşı karşıya olduğumuz iklim ve enerji krizinde de tasarruflu olmanın önemini bir kez daha anlayacağız. Allah’ın bahşettiği kaynakları eskisi kadar fazla tüketmeden de bunlardan yararlanabileceğimizi öğreneceğiz. Rabbimizin israf edenleri niçin sevmediğini[2] daha ciddi bir şekilde idrak edeceğiz. Abdest alırken suyu israf eden ve “Abdestte de israf olur mu?” diye soran bir sahâbîsine Resûlullah (s.a.v.) Efendimizin “Evet, akan bir nehrin kenarında bile olsan, normal miktarın üzerinde su kullanman israf olur.”[3] demesinin hikmetini kavrayacağız.
Aziz Kardeşlerim!
Evlerimizde, iş yerlerimizde, trafikte israf etmeme konusunda gösterdiğimiz hassasiyeti camilerimizde daha da yoğun bir şekilde göstermeliyiz. Hayatımızın merkezi ve “Allah’a en sevimli mekânlar”[4] olan camilerimizin mevcudiyetini sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmeleri için artık daha fazla sorumluluk almalı, Allah’ın hoşnut olacağı bir tutum sergileyerek hem toplumumuza hem de gelecek nesillere örnek olmalıyız. İsraftan kaçınmayı bir hayat düsturu hâline getirirken, uzun vadede tüketim alışkanlıklarımızı da gözden geçirmeliyiz. Kendimizden, evlerimizden başlayarak camilerimizde de yenilenebilir enerjileri tesis etme konusunda bilinç oluşturmalıyız. Bu bizim Müslüman fertler olarak Allah’ın bize emanet ettiği kaynakları adil ve dikkatli bir şekilde kullanmamız açısından sorumluluğumuzdur.
Değerli Müslümanlar!
Avrupa’nın birçok ülkesinde her yıl olduğu gibi bu yıl da Açık Cami Günü etkinlikleri yapılacak. Almanya’da artık çeyrek asrı aşkın bir geçmişe sahip olan bu güzel program önümüzdeki 3 Ekim tarihinde birçok camide icra edilecek. İslam ve Müslümanlar hakkında soruları bulunan, camilerimizi ve Müslümanların yaşantılarını merak eden misafirlerimizi bu etkinlikler çerçevesinde bu yıl da en güzel şekilde ağırlayacağız. Enerji krizi gündemini Açık Cami Günü programlarımıza da aksettirecek, özellikle camilerimizin bu alanda hâlihazırda aldıkları önlemleri ve geleceğe dair planlamalarını anlatacağız. Bu çalışmamızın da hem toplumumuz hem de insanlığın geleceği için olumlu yönde katkı sağlayacak bir adım olmasını diliyoruz. Cenâb-ı Hak bizleri sorumluluklarının bilincinde kullar olmaktan ayırmasın. Amin.
[1] İbrâhîm suresi, 14:34
[2] A’râf suresi, 7:31
[3] İbn Mâce, Taharet, 48
[4] Müslim, Mesâcid, 288
