CUMA HUTBESİ
Hutbe: Bir ömre bedel: Kadir Gecesi
02 Ağustos 2013Muhterem Müslümanlar,
Her daim hayatın imtihanlarından bahsediyoruz. Başımıza gelen zorluklara karşı kendimizi imtihan tasavvurumuz ile teselli edebiliyoruz. Ayrıca bizi yaratıp bu imtihanlarla dolu dünyaya gönderen Allah (c.c.)’nun varlığını tasdik edip ona gereğince ibadet etmenin de yaratılışımızın başlıca gayesi olduğunu biliyoruz. Peki, Kur’ân-ı Kerîm’i gerçekten ciddiye alıyor muyuz? Onu aklen ve fiilen hayatımızın merkezine yerleştirip kendi nefsimize hayat rehberi yapmış durumda mıyız? Bu zaviyeden bakacak olursak, hayatımızın esas gaye ve imtihanı, Kur’an’a hak ettiği değeri vermektir.
Değerli Kardeşlerim,
Kur’an-ı Kerîm’in kıymetini bilen, Kadir Gecesi’ni kendine baş tacı eder ki; o kıymetli gecede Kur’an vahyolunmaya başlamıştır. İlim edinelim diye “Oku!” (Alak suresi, 96:1) diyerek ilk ayet nazil olmuştur. Bunu mutlaka fiiliyata dökmemiz gerektiğinin farkında olmalıyız.
Bunu kolaylaştırmak için Kadir Gecesi yardımımıza yetişiyor. Allah’ın kuluna verdiği mühlet sona ermeden bir fırsat bir diğerini kovalıyor, bir ilahî lütuf bir sonrakini takip ediyor. Ve hiçbir zaman bahşedilen fırsatların bir sonrakine erip eremeyeceğimizi bilmediğimiz için, her fırsatı son fırsatımızmış gibi kullanmak durumundayız. “Bin aydan daha hayırlı” (Kadr suresi, 97:3) olan Kadir Gecesi hakkında Duhan suresinden şunları öğrenebiliriz: “Apaçık kitaba andolsun: Biz onu mübarek bir gecede indirdik. Biz daima insanları uyarmışızdır. Her bir hikmetli iş o gecede tarafımızdan bir emirle ayırt edilir.” (Duhan suresi, 44:2-4) Ayetlerde işaret edildiği gibi, bir yıl boyunca cereyan edecek olan her türlü hadiselerin Allah Teâlâ’nın ezelî kaza ve takdiri ile ilgili meÂleklere bu gece bildirildiği düşünülecek olursa, tövbe ve istiğfarla birlikte tefekküre dalmanın ve CeÂnâb-ı Hakk’a yönelmenin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkar.
Muhterem Kardeşlerim,
İnsanın az amelinin Allah’ın lütfuyla çok olarak hesap edilmesi, Allah’ın bize karşı rahmetindendir. Rabbimiz bizi böylesi fırsatlarla adeta cennete davet ediyor; bizim de buna sevinç ve şevkle icabet etmemiz gerekir. Yeryüzünde bulunan taş adetinden daha fazla meleğin yeryüzüne ineceği yarınki, cumartesi gününü pazara bağlayan geceyi dolu dolu geçirelim. “Belki de bu bize sunulan son fırsattır.” şuuruyla değerlendirelim. Bilelim ki, “Onun (bu gecenin) hayrından mahrum olan ancak saadetten payı olmayan kimsedir.” (İbn Mâce, hadis no: 220)
Muhterem Müslümanlar,
Bu gecenin hayrından mahrum kalmayalım. Ailece rahmet yağmurunda sırılsıklam olmak için, bu gecede inmiş olan Kur’ân-ı Kerîm’i okuyup anlamaya çaba sarf edelim. Arkasında durduğumuz bu mesajı sinelerimize sindirelim ve Hz. Âişe (r.a.) validemize öğretilen şu duayı dilimizden düşürmeyelim: “Allah’ım, sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet.” (Tirmizî, Deavat, 84) Kadir Gecesi ile kendimize tertemiz bir sayfa açıp, Kelamullah’ı bundan sonra daha iyi anlama gayretinde olma duasıyla. Kadir Gecemiz mübarek olsun inşallah.
IGMG İrşad Başkanlığı
Not: Teşkilatımızın geleneksel olarak her sene Kadir Gecesi’nde yapmış olduğu, “Mağdur ve Mazlumlarla Dayanışma Kampanyası”na iştirak etmeyi de unutmayalım. Bu sayede ihtiyaç içerisindeki kardeşlerimizin imdadına, hem dualarımızla hem de mali yardımlarımızla ulaşmış; karınca kararınca da olsa yardıma muhtaç olan, mağdur, mazlum, kimsesiz, dul ve yetim kardeşlerimizin yaralarına merhem olmuş oluruz.