CUMA HUTBESİ
Hutbe: Arafat Yeni Bir Başlangıçtır
08 Ağustos 2019Muhterem Müminler!
Peygamber Efendimiz ﷺ “Hac Arafat’tır.”[1] buyurmuştur. Yarın, hac ibadetinin iki rüknünden birisi olan Arafat vakfesinin yapıldığı arife günüdür. Cenâb-ı Hak şimdiden bütün vakfe yapacak Müslümanların vakfelerini kabul buyursun; yapılacak duaları makbul eylesin ve bütün Müslümanlara bu dualardan istifade etmeyi nasip eylesin.
Aziz Kardeşlerim!
Arafat, Kâbe’den uzaklaşarak Kabe’nin sahibine yakın olma; Onunla daha yakından tanışma ve vuslat günüdür. Bir duruş, bulanıklıktan durulma, diriliş ve yeni bir hayata başlama günüdür. Cebel-i Rahme’nin eteklerinde Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın çocukları ve Hz. İbrâhim (a.s.)’ın davetlisi olarak mahşeri prova etme günüdür. Ölüm elbisesine bürünmüş, sorguya hazır bir vaziyette Allah Teâlâ’nın huzurunda toplanma günüdür.
Arafat’ta vakfe yapan Müslümanlar, kendi kendini sorgular. Hayata gelişin gayesi nedir? Bu hayatın sonunda ne olacaktır? Bunların sırrını çözmeye çalışır. Bundan dolayı da giyim ve kuşama varıncaya kadar her şeyi değiştirmişlerdir. Aynen Peygamber Efendimiz ﷺ’in “Dünyada her an yolcu gibi hareket et.”[2] buyurduğu gibi; dünyada ebedî kalıcı değil, bir yolcu olduklarını düşünerek hareket eder duruma gelmişlerdir.
Değerli Kardeşlerim!
Arafat, Arafat’ta vakfeye duran Müslüman’a kabirden kalkıp, kıyamet günü için kalkışı; arkasından bölük bölük mahşer meydanında toplanma anını düşündürür. Mahşer yerine toplanan insanlar, Allâh’ın katında âciz, muhtaç ve umut içinde affedilmeyi beklerler. Hem zahirî gözler hem de gönül gözleri, tövbe ve pişmanlık yaşlarıyla ıslanır. O anda nice içten dua ve niyazlar Cenâb-ı Hakk’a yükselir. Arafat vakfesiyle dirilen müminler, amel defterlerinde bembeyaz ve tertemiz yeni sayfalar açarlar. Bundan sonra katedecekleri ömürlerinde Allah’a taat üzere yaşayacaklarına dair sözler verirler.
Aziz Kardeşlerim!
Bugün Arafat meydanında olamayan fakat hasretle orada olmayı arzulayan Müslümanlar olarak, bizi de Arafat’ta yapılan dua ve niyazlardan nasipdar kılmasına Cenâb-ı Hak’tan temenni ediyoruz. Çünkü inanıyoruz ki, Allah Teâlâ Arafat gününde kullarını sair zamanlardan daha çok affediyor. Bunu ifade eden Rabbimiz, “Rabbinizden refah istemenizde bir engel yoktur.”[3] buyururken, Peygamber Efendimiz ﷺ de “Allah’ın, Arefe gününde cehennemden azat ettiği kullardan daha çok kulunu azat ettiği başka hiçbir gün yoktur.”[4] buyurmuş ve bizleri Arafat gününde dua etmeye, Rabbimize yönelmeye davet etmiştir. Biz de öyle yapacak ve Rabbimize yöneleceğiz, Arafat gününün arifesinde Arafat’taki Müslümanlarla birlikte affa nail olmaya çalışacağız. Yeniden doğmuş gibi olacağız inşallah. Cenâb-ı Hak hem bizi hem de bütün Müslümanları umduklarına nail, korktuğu şeylerden de emin eylesin. Amin.
[1] Tirmizî, Sünen, 3/439, H. No: 814; İbn Mâce, 9/114, H. No: 3006.
[2] Buhârî, Sahih, 20/39, H. No: 5937
[3] Bakara suresi, 2:198.
[4] Müslim, Sahih, 7/70, H. No: 2402