Caminin hemen önünde ziyaretçilerin ilgisini çekebilecek hat tabloları, resimler ve bilgilendirici panolar yer aldı. Camiyi tanıtacak olan rehberler ziyaretçilere burada hitap ederek daha sonra camiyi gezmek üzere içeri davet ettiler. Caminin mekânları rehberlik eşliğinde misafirlere gezdirilirken, kendilerine cami ve faaliyetleri hakkında bilgiler de verildi.

Ziyaretçiler öğleden sonra “Camiler – Toplumun ayrılmaz bir parçası” konulu kısa bir seminer dinleme imkânı buldular. Kısa seminerde camilerin sahip oldukları potansiyeli geliştirebilmeleri için, toplum tarafından bir zenginlik olarak görülmeleri, kabul edilmeleri ve teşvik edilmeleri gerektiği belirtildi. Bunun için kadın kolları ve gençlik çalışmalarının büyük önem taşıdığı vurgulandı. Dinlerarası diyalog gibi toplantılarda en çok kadınların temsil edilmesinin bunun bir işareti olduğu belirtildi. Ayrıca camilerin yalnızca ibadet mekânları olmadıkları aynı zamanda bilginin aktarıldığı yerler olduğu ifade edildi. Seminerde ayrıca Müslümanların başarılı bir entegrasyonun ancak eğitim ile gerçekleşebileceğinin bilincine sahip olmaları gerektiği kaydedildi.

Daha sonra ziyaretçiler öğlen namazını eda eden Müslümanları izleme imkanı buldular. Ramazan ayında iftarlarda olduğu gibi geleneksel Türk yemeklerinden ikramlar sunuldu. Bu esnada ziyaretçiler ile kişisel olarak ilgilenilmesi, ziyaretçiler üzerinde olumlu bir etki bırakırken samimi bir ortamın oluşmasına vesile oldu. Örneğin ziyaretçilerden biri Türkiye’de bulunduğu dönemde yaşadıklarını anlattı. Kendisini altı çocuklu bir ailenin yedinci çocuğu gibi hissettiğini belirten ziyaretçi, bu samimiyet ve misafirperverliğin İslam dininin bir parçası olduğuna inandığını söyledi. (ya)