Programda kısa bir selamlama konuşması yapan IGMG Berlin Bölge Başkanı Siyami Öztürk İrşad Başkanlığı’nın konferans serisinin bütün hızı ile devam ettiğini, bir birinden değerli ilim adamları ile dinleyicileri buluşturmaya devam edeceklerinin müjdesini verdi.   Öztürk Ramazan Bayramı’nı da tebrik ederek sözlerini tamamladı.

Doç. Dr. Akif  Köten Müslümanların eğitim alanında daha çok şeyler yapmaları gerektiği konusunda tavsiyelerde bulunduğu konuşmasını şöyle sürdürdü;  Müslüman Türkler 1960lı yıllardan itibaren Almanya’ya  gelmeye başladı.   Yarım asır geçti. İlk gelenler iki üç yıl çalışıp,  kazandıkları ile ev bark traktör alıp geri dönüp, Türkiye’deki hayatlarını devam ettireceklerdi. Bu düşüncelerde geldiler ama bu iki üç yıl hiç bir zaman bitmedi.

 Uzun vadeli düşünmedikleri için buradaki insanlarımız kalıcı müesseseler kurmadılar.  Ne zaman geri dönüş gerçekleşmeyip, ikinci nesil oluşmaya başlayınca, el yordamı ile  bazı müesseseler kurmaya başladılar. Allah onlardan razı olsun çok büyük şeyler yaptılar… İşçileri buraya gönderen devletin böyle bir düşüncesi yoktu. Yeterki döviz gelsin…Onların dini, diyaneti, dili ne olacak çocuklar ne olacak diye bir düşüncesi yoktu devletin.

Yıllar sonra el yordamı ile mescitler yapılmaya başlandı, yanında kurslar açılmaya başlandı  vs. Bugün geç kalınan ama hiç olmamasından  daha evla olan  bir durumla karşı karşıyız. Ne yapıp edip Müslümaların eğitime  yönelmeleri okul açmaları  çocukları dil, din, kültür yönünde geliştirmeleri gerektiğini söylediğimiz zaman da  okul açmanın çok zor olduğunu söylüyorlardı. Hala o kanaatdayım Müslümalar  burada varlıklarını  sürdürebilmek için  ne yapıp edip  mutlaka  özel okulları çeşitli kuruluşlar tarafından açılmalı.

       Kısacası 2 D, 2 K olarak förmülüze  ediyorum: Dil; Çocuklarımız ana dilini cok iyi öğrenmeli, çocuklarımız düşüncelerini tasavurlarını  dil ile ifade eder.  Kelime hazinesi ne kadar  genişse düşünce  dünyası o  kadar genişler. Din; Dinlerini öğretmeliyiz. Dil olmadan din olmaz. Kültür; Çocuklarımıza kültürlerini  tarihlerini  geleneklerini örflerini mutlaka öğretmeliyiz.Kariyer; Çocuklarımız  bu toplum içinde  alnı açık varlıklarını sürdürebilmesi için mutlaka kariyer sahibi olmak zorundalar.

Entegrasyon konusuna da değinen Köten, entragsyonu bizim anladığımız manada  kullanmalıyız.

“Bütünlük arz etmek onlara destek olmak, onlardan destek almak. Entegrasyonu bu şekilde anlamamız lazım” diyen Köten,  “Entegrasyon dilini, dinini, tarihini, kültürünü unutmadan bunlarla müceheses olarak Alman toplumu ile entegre olmak” şeklinde konuştu.

Köten, “Çocuklarımız bu ülkede yaşayacağına göre bir Alman gibi Almancayı konuşmalı, bu ülkedeki eğitim  imkanlarının  en üst seviyelerinden istifa etmeli, üniversite okuyarak kariyer sağlamalı, kendisini güçlü hissetmeli  ayakları üzerinde durmalı” diyerek sözlerini tamamladı.(ik)