BASIN AÇIKLAMASI
Üçüncü: Anayasal açıdan endişe verici, Müslümanlar açısından ise küçük düşürücü
18 Ekim 2005FDP Grup Başkanı Gerhard Papke’nin, NRW’ deki CDU/CSU- FDP koalisyon hükümetinin, okullarda Müslüman bayan öğretmenlere başörtüsünün yasaklanması için yasa değişikliği yapacaklarını bildirmesi üzerine bir açıklama yapan IGMG Genel Sekreteri Oğuz Üçüncü, şunları söyledi:
FDP Grup Başkanı’nın başörtüsüne atıfta bulunarak “yasa değişikliği öğretmenin, insan onur ve haysiyetine karşı olduğu izlemini oluşturabilecek davranış biçimini yasaklayacaktır” şeklindeki sözleri, tüm Müslümanları rencide etmektedir.
Gerhard Papke’nin ileri sürdüğü, “Şayet okullarda ortak değerlere, kadının kendi mukadderatını bireysel olarak tayin etme hakkına ve kadın ve erkek eşitliğine karşı farkedilir derecede radikal duruşlar hissediliyorsa, özgürlükçü devletin bu duruma müdahale etmesi gerektiği” yolundaki gerekçesi ise son derece mânasızdır.
Bunu söylerken Papke, İslam inancına sahip insanlar aleyhine sorumsuzca propaganda yapmaktadır. Zoraki evlilik, namus cinayeti gibi toplumda görülen marjinal olayları genelleştirerek, göçmenler ve özellikle de Müslümanlara karşı klişe ve önyargıların oluşmasını sağlamaktadır. Bununla beraber asıl tuhaf olan ise, Papke’nin, başörtüsünü radikal bir duruş olarak nitelemesi, ayrıca başörtüsünün kadının kendi mukadderatını bireysel olarak tayin etme hakkına ve erkek kadın eşitliğini reddeden dini bir elbise parçası olduğunu ifade etmesidir.
FDP Grup Başkanı’nın endişe verici bir temel hak anlayışının olduğu da ortaya çıkmaktadır. Kendi din anlayışını tek geçerli ölçü olarak açıklamaktadır. Diğer insanların bu anlayışla, kendi dinlerini şekillendirmeleri gerektiğini düşünmektedir. Böylece, bağımsız bir şekilde kendi dininin muhtevasını tayin etme hakkı Müslümanların elinden alınmaktadır. Bu zihniyet anayasal anlayış açısından son derece endişe verici ve Müslümanlar açısından ise son derece küçük düşürücü bir zihniyettir.
Toplumsal sonuçlar ise üzüntü vericidir. Başörtüsü yasağıyla ilgili yasaların yürürlüğe girmesinden bu yana meslek eğitimi gören Müslüman bayanlar, günlük hayatta dışlama ve kötü muamelelere maruz kalmaktadır. Hatta bununla beraber bu propaganda, birçok okulda öğrencilerin öğretmenleri tarafından başörtülerini çıkarmaya zorlanmaları sonucunu doğurmuştur. Başörtülü bayanlar en azından kamusal yasağın bulunmadığı özel sektörde iş fırsatı bulabilirken, artık her geçen gün daha fazla işverenin, devletin çalıştırmak istemediği insanlara fırsat vermediklerini görüyoruz. Sonuç olarak bu Müslüman bayanlar için gerçek bir çalışma yasağı anlamına gelmektedir.
Asıl kabul edilemez olan ise, böyle bir yasağın NRW eyaletinde gerçekleştirilmeye çalışılmasıdır. Senelerdir bu eyalette, başörtülü öğretmenler ders vermektedir ve bu durum başörtüsü takan öğretmenlerin iddia edilen çatışmalara neden olmadığının en güzel örneğidir.