“Kurban, Hz. Adem (as)’dan günümüze kadar birçok toplum ve dinde bir ibadet veya ritüel olarak değişik şekillerde gerçekleştirilmiştir. Biz Müslümanlar için ise kurban kesmek, Rabbimize şükür, taat ve teslimiyetimizin bir ifadesidir. Bizler, Yüce Yaratıcımız’a kurbanlarımızı arz ederek, acziyetimizi dile getiririz. Kurbanlarımızı fakir-fukara, dost ve akraba ile paylaşmamız da bu ibadetimizin hikmetlerindendir. Zira bayram günlerinde sevinç ve mutluluğumuzu paylaşmamız bizleri daha mutlu eder, mutlu oldukça da paylaşmaya sevkeder. Bu günlerde selam yaygınlaşır ve tekbirlerle toplumsalvahdet içerisinde tevhidi yaşarız. Bir olmanın huzuru, birlik olmanın dirliğiyle sevincimizi sadece Müslümanlarla değil, aynı toplumda yaşadığımız bütün insanlarla paylaşır ve herkesi hayır çalışmalarına çağırırız.

Ancak kurbanlarımızı sadece yakınımızdaki fakir, komşu ve akrabalarımıza vermiyor, aynı zamanda teşkilat olarak bilinçli bir şekilde ve büyük bir oragnizasyonla dünya çapında Kurban Kampanyaları düzenliyoruz. Kurban çalışmasının tek hedefi dünyadaki açlık ve bilhassa İslam ülkelerindeki yoksulluk değildir elbette. Bütün bu özverili çalışmalar özellikle Müslümanlar arasında dünya çapında bir dayanışma, kardeşlik, iletişim, beraberlik ve birlik amacı ve niyetiyle gerçekleştirilmektedir. Kısacası, kurban çalışması ümmet projesinin bir parçasıdır. Çünkü biliyoruz ki, insanın olduğu yerde ayrışma, kavga ve hatta savaş olabiliyor. Bu tür sıkıntıları gidermek, birlik ve beraberliği korumak ve hoşgörü çerçevesinde yaşamak, biz insanların elindedir. Paylaşımı önceleyebilirsek, kıskançlık, haset ve çekememezliği terk edip; hoşgörü ile birbirimize bakabilirsek ve vahyin doğrultusunda ortak akla kulak verebilir ve sorumluluğumuzu yerine getirebilirsek ancak o zaman hedeflerimize ulaşarak Allah’ın rızasını kazanabiliriz. İşte Kurban çalışması da bunun için bir vesiledir.

Kurban Bayramı’mızı da kurban kesmenin malî bir ibadet olmakla birlikte, ümmet projesine bir katkımız ve Müslümanların birlikteliklerine doğru bir adım olduğu bilinciyle yaşamalı ve yaşatmalıyız. Bu duygu ve düşünceyle camiamız adına bütün kardeşlerimizin bayramını kutlar, İslam ümmetine ve tüm insanlığa hayır, selam, bereket ve huzur getirmesini Rabbimiz’den niyaz ederim.”