BASIN AÇIKLAMASI
“İslamcı”-Kontrol Listesi: Aşağı Saksonya Eyaleti İçişleri Bakanlığı anayasa hukukunun sınırlarını aşmaktadır
29 Haziran 2012“Bir kontrol listesi vasıtasıyla öğretmenlerin ve gençlik dairelerinin, dikkat çekici davranış veya halleriları bulunan Müslümanları tespit ederek, durumu güvenlik güçlerine haber vermeleri öngörülüyor. Broşürdeki kriterler arasında kilo kaybı ve zenginlik gibi absürd şeyler bulunuyor. Ancak asıl dikkat çeken kriterler; ‘ölümden sonra hayat ile yoğun şekilde meşgul olma’ veya ‘dini daha da kısıtlayıcı anlamda yorumlama’ gibi kriterler radikalleşmenin belirtileri olarak sunuluyor. Oysa ölümle ve daha ziyade ölüm sonrasındaki hayat ile meşgul olma, ölümden sonra bir hayat olduğu inancına sahip İslam dini için ve aslında Hristiyanlık için de geçerli bir durum. Broşürdeki ifadelere bakıldığında, örneğin bir kimse namaz veya oruç gibi ibadetleri ifa etmeye başlarsa şüpheli konuma düşüyor.
Aşağı Saksonya Eyaleti böylece anayasal yetkilerini aşarak bu toplumun bir parçası olan milyonlarca Müslümanı genel şüphe altına sokmaktadır. İnsanların bu şekilde damgalanmasının arkasında acaba nasıl bir düşünce yatmaktadır? Bahsi geçen broşürün amacının öğretmenlerin ve gençlik dairelerinin konuya daha hassas yaklaşmalarını sağlamak olduğu belirtiliyor. Ancak bu broşür pratikte bambaşka sonuçlar doğurmaktadır: Önyargılar oluşmakta ve var olan basmakalıp düşünceler gözden geçirilmesi gerekirken aksine iyice yerleşmektedir. Neticede bu broşür tehlikelere karşı toplumun daha hassas olmasını değil, maalesef toplumu ayrıştıran şüpheleri körüklemektedir. Aynı zamanda Aşağı Saksonya Eyaleti’nde seneler süren sebepsiz cami kontrolleri de bundan farksızdı. On binlerce Müslüman vatandaş herhangi bir şüphe olmaksızın aşağılayıcı bir şekilde Cuma namazları sonrasında polis kontrolünden geçmek durumunda kalmışlardı. Bu kontroller ancak Eyalet Parlamentosu’nun yasama ve danışma servisinin ‘anayasa aykırıdır’ tesbiti ile son bulmuştu.
Kanaatimizce, bahsi geçen broşür son derece düşündürücüdür ve ters etki meydana getirmektedir. Devletin aldığı vergilerle finanse edilen bu tür yayınlar kesinlikle gereksiz ve yanlıştır. Böyle bir konseptin nasıl ortaya çıktığını anlamak ise mümkün değildir. Bu broşüre ve yayınlanmasına katkı sağlayan olan herkesi, yaptıklarını anayasal çerçevede eleştirel olarak yeniden düşünmeye çağırıyoruz. Özellikle de İçişleri Bakanı Schünemann’ı.”