İslam Toplumu Millî Görüş olarak düzenlediğimiz Kurban Kampanyası'yla dünyanın dört bir tarafına yayılmış olan İslam ümmeti ile bir kez daha buluştuk. Bayram öncesinde başlayan tatlı ama onurlu bir telaşla kurban kesim ve dağıtım bölgelerine giden görevlilerimiz, Kurban Bayram Namazı'nın ardından görevlerinin en önemli bölümünü yapmak üzere vazifelerine başladı.

Allahu Ekber, Allahu Ekber, La İlahe illa'llahu Ekber. Allahu Ekber ve li'llahi'l Hamd şeklinde tekbirler getirerek, hiç de tanımadığımız, amma, muhabbet ve kardeşliğini gözlerinin içinden okuduğumuz, ismini ve mevkiini bilmediğimiz kardeşlerimizle kucaklaştık.

Teşkilatımız, Kurban Kampanyası'nın yapılacağı ülkelere bu sene yeni ülkeler de ekledi. Bu ülkeler arasında Nepal, Moritanya, Polonya ve Madakaskar adası da yer aldı. 200'ü aşkın kesim ve dağıtım görevlisinin yer aldığı bu ülkelere Bedrettin Budak, Ali Börek, Fazlı Altın ve Ahmet Yazıcı kardeşlerimiz görevli olarak gitti.

Sevgiyi, dostluğu, kardeşliği götürdüğümüz kampanyamızda yaklaşık 30 kişi ile en çok görevli Türkiye'ye gitti. Diyarbakır'dan İzmir'e; Adana, Mersin'den Zonguldak, Samsun ve Trabzon'a; Muğla'dan Konya, Erzurum, Batman'a, Ankara'ya, İstanbul'a, Bitlis'e kadar toplam 52 ilimizde dağıtım gerçekleştirdik.

Bu kampanyamızın en önemli noktası ümmetle buluşmamız oldu. İstanbul'da dağıtımlarımıza yardımcı olan Ahıska Türkleri Yardımlaşma Derneği Başkanı  Mehmet”ˆOğuz bey, bir Ahıskalı mültecinin şu sözlerini aktarırken gözleri yaşarıyordu:

“Bir bayram gününde, kapımın çalınarak, Bayramınız mübarek olsun denilmesi bile bize yeter. Yalnız olmadığımızı anlıyoruz.”

Azerbaycan'daki dağıtımları gerçekleştiren Bekir Altaş ise ziyaret ettikleri bir yetimhane ile ilgili olarak şu duygu yüklü anı aktarıyordu:

“Bir kaç saatliğine gittiğimiz yetimhaneden ancak çocukları yatırdıktan sonra çıkabildik. Daha yeni tanımış olmalarına rağmen bizi birer ağabey gibi sevmişlerdi, benimsemişlerdi. Küçük bir çocuğun herbirimize zaman zaman yaklaşıp “abi beni de sev” diyerek başını okşatmasını hiç unutamıyorum.”

Bu ve benzeri duyguları yaşamadığımız yer var mı sanki? Suriye, Ürdün ve Filistin'deki mülteci kamplarında aynı kardeşliği yaşadığmız gibi, Çeçenistan, Cibuti, Çin ve Madakaskar'da da aynıydık. Bosna'dan, Doğu Türkistan'a, Endonezya'dan Surinam'a ve Güney”ˆAfrika'ya kadar her birimiz, tarif edilemez bir duygu dalgası içindeydik.

Kurban kesim ve dağıtım görevlilerimiz, alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Efendimizin (s.a.v.) şu müjdesindeki o iki insanın ikincisi olabilme umuduyla hizmet veriyorlardı. Hani, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştu ya: "Emin bir Müslüman mal muhafızı olsa ve vazifesini dürüstlükle yapsa, şöyle ki, kendisine (sadaka vs. nevinden) emredileni gönül hoşluğuyla eksiksiz ve tam olarak yerine verse, sadakayı veren iki kişiden biri olur.""Allah razı olsun! Allah Kabul etsin"

Yapılan dua sanki hemen hemen aynı:

“Ya Rabbi! Senin rızan için, senin emrine uyarak Kurban kesen, ancak kurbanlıklarını da senin kullarının gönüllerini almak için, dünyanın her tarafına gönderen ve burayı da unutmayan Avrupa'daki Müslüman kardeşlerimizin bu niyyetlerini kabul et. İslam Toplumu Millî Görüş teşkilatlarımızın işlerini asan eyle ve İslam'a hizmette daim kıl.”

Allah, 75 ülke ve bölgede, 222 görevlimiz nezaretinde 66.539 kurban kesim ve dağıtımı gerçekleştirilen bu kampanyamıza katılan herkesten razı olsun.