BASIN AÇIKLAMASI
Din Monitörü 2023: Günümüze uygun bir din politikası şart
31 Mayıs 2023İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Ali Mete Din Monitörü (Religionsmonitor) 2023 araştırmasının sonuçları münasebetiyle bir açıklama yaptı. “İslam Toplumu Millî Görüş olarak uzun yıllardan beri talep ettiğimiz husus artık bilimsel olarak da formüle edilmiş durumda: Almanya, toplumdaki dinî çeşitliliğe uygun bir din politikasına ihtiyaç duyuyor.” diyen Mete sözlerini şöyle sürdürdü:
“Din Monitörü araştırmasının en son yayınlanan sonuçlarına göre modern, günümüzle uyumlu bir din politikasının oluşturulması artık bir an önce atılması gereken bir adım. Bu politikayla birlikte toplumdaki dinî çeşitlilik dikkate alınmalı. Bu, devletin anayasal olarak vadettiği tarafsızlık ilkesinin gereği olmasının yanı sıra, araştırmayı hazırlayan bilim insanlarının vurguladığı bir görev olarak da karşımıza çıkıyor. Araştırmanın bir diğer önemli noktası da şu: Okullarda dinler arası temel bilgi ve becerilerin ciddi bir biçimde yaygınlaştırılması gerekiyor.
Din Monitörü genel anlamda bakıldığında umut veriyor olmakla birlikte, bazı endişe verici eğilimleri de gün yüzüne çıkarıyor. Anayasal olarak güvence altına alınmış olan inanç özgürlüğü ilkesinin geniş kabul görmesi olumlu. Ama on yıllık bir kıyaslama yapıldığı zaman bu alanda gerileme olduğu görülüyor. Her üç kişiden biri inançların çeşitliliğini ‘tehdit’ olarak algılarken, sadece %29 oranında bir kitle bunu ‘zenginlik’ olarak tanımlıyor. Müslümanlar arasında dinî çeşitlilik konusunda duyulan endişe %20 ile en az oranı teşkil ederken, bununla az da olsa teselli buluyoruz.
Düşündürücü olan bir diğer husus da Almanya’daki dinî yaşam hakkındaki bilginin nispeten az olması. Almanya’daki yalnızca her dört kişiden biri Müslümanların yaşamı hakkında yeterli bilgi sahibi olduğunu ifade ediyor. Bu netice aynı zamanda İslam toplumuna da bir mesaj niteliğinde.
Diğer dinî inançlara sahip kimselerle irtibatta olma bağlamında, araştırmaya katılan Müslümanların bütün katılımcılar arasında en geniş kitle konumunda olması sevindirici. Araştırmayı hazırlayan bilim insanlarının bu durumdan çıkardıkları neticeye göre Müslümanlar ‘çok güçlü bir oranda sosyal entegrasyonu sağlamış’ durumda. Bize düşen, bu durumu daha da geliştirmek. Çünkü yine araştırmadan yapılan çıkarımlara göre farklı dinî inançlara sahip insanlarla iletişim içerisinde olmak karşılıklı güveni tesis ederken ön yargıları da en aza indirgiyor.
Cami cemiyetlerimizden edindiğimiz izlenimler de dinin toplumsal çeşitliliğe olumlu etkisi olduğu yönünde. Yine araştırmaya göre düzenli olarak cami cemaatine katılan insanlar arasında karşılıklı güven hissi diğerlerinden daha yüksek oranda. Araştırmaya göre ‘dinî cemaatlerin topluluk oluşturma gücü’ çok özel bir öneme sahip. Bu bulgu zaten başlı başına yeterince şey anlatıyor.”