Kutsal Ramazan ayının habercisi olan üç aylar dönemine girmiş bulunmaktayız. Bu sebepten dolayı, Rabbimize daha yakın olmak için bir vesile olan bu aylara kavuşmanın sevinci içerisindeyiz. Biliyoruz ki, hicri Recep, Şaban ve Ramazan aylarında günlük yaşantımız manevi olarak daha da renklenecektir. Ve yine biliyoruz ki, bu renklilik kendimizle, ailemizle ve çevremizle olan barışık yaşamımızı derinleştirecektir.

Tek olan âlemlerin Rabbi’ne olan inancımız, bize, sorumluluklarımızı hatırlatmaktadır. Bir insan olarak öncelikle kendimize karşı olan ödevlerimizi gözden geçirmeli, bizden önceki nesillerden devraldığımız bu dünyayı, tabiat ve toplum doğallığı ile bizden sonraki nesillere bir miras olarak bırakmalıyız.

Unutmamalıyız ki, sosyal ilişkilerde ”kul hakkını” merkeze oturtan bir dine mensubuz. ”Kul hakkı” sadece İslam dinine mensup olan kişileri değil, bizim gibi inanmayan ve bizim gibi düşünmeyen bütün insanları kapsamaktadır. ”Kul hakkı” haksızlık kimden gelirse gelsin karşı durmayı ve adalet kimden gelirse gelsin, destek olmayı şart koşar.

Sevincini yaşadığımız diğer bir husus, kutsal geceler zincirinin ilk halkası olan Regaib gecesine kavuşmamızdır. İnancımıza göre temelde her zaman ve her mekân Rabbimize eşit mesafededir. Yine Rabbimizin iradesi ile bazı gün ve geceler kutsal kılınmıştır. Bu kutsal gecelerden birisi, ibadete ve duaya rağbet edilen gece, Regaib Kandilidir. Manevi beslenmenin doruk noktasını yaşayacağımız bu gecede kendimize, ailemize, çevremize ve insanlığa dua etmeyi unutmayacağız.

Açlık, siyasal baskı, işkence ve adaletsizlik, günümüz dünyasının bazı coğrafyalarında hala varlığını sürdürmektedir.

Lübnan ve Filistin coğrafyasında yaşayan kardeşlerimiz için dua edeceğiz. Yurtlarından çıkarılan, evleri bombalanan kardeşlerimiz için dua edeceğiz. Sivil yerleşim bölgelerinin bombalanması, çocuk kadın ayrımı yapılmaksızın kardeşlerimizin öldürülmesi yüreğimizi kanatmaktadır. Bölgede barışın ve adaletin hâkim olması ve insan onurunun ayaklar altına alındığı değil baş tacı edildiği bir iklimin hüküm sürmesi için dua edeceğiz.
Duamız bütün çocuklar için olacak, tüm insanlığın onuru için olacak”¦

Böyle bir ortamda sorumluluklarımız daha da artmaktadır. Biz, mensubu bulunduğumuz dinden aldığımız güçle toplumda ve dünyada barışı, adaleti ve özgürlüğü desteklemeye devam edeceğiz.

Evet, önderimiz ve örneğimiz olan Peygamberimizin tabi olmaya her zaman hazır olduğu bir erdemliler topluluğu olan Hılful Fudul’a biz de her zaman tabiyiz.

Biz Müslümanlar için kutsal sayılan bu ayların, içerisinde yaşamış olduğumuz toplum için iyiliklere ve güzelliklere vesile olmasını, sosyal yaşamda barışın ve adaletin egemen temenni etmekteyiz.

Kutsal ayların bütün insanlığa barış, sevgi ve adalet getirmesi temennisiyle, üç aylarınızı ve kutsal Regaib kandilinizi kutluyorum.

Yavuz Çelik Karahan
Genel Başkan